17 Ağustos 1999'da saat 03.02'de meydana gelen ve binlerce vatandaşımızın yaşamını yitirmesine yol açan Marmara Gölcük Depremi, 26'inci yılında anılıyor. O acı günün izleri, Kocaeli, Sakarya, Yalova ve İstanbul başta olmak üzere tüm Türkiye'nin hafızasında hâlâ taze.Bu acı günde yaşananları fotoğraflar gözler önüne seriyor.İşte, yazılı ve resimli 17 Ağustos depremi anma mesajları ve depremle ilgili sözler...
17 Ağustos 1999'da gerçekleşen ve Marmara Depremi olarak bilinen Gölcük Depremi, bıraktığı izlerle hâlâ hatırlanıyor. Gece saat 03.02'de meydana gelen sarsıntı, binlerce canın kaybına yol açtı ve o karanlık gece, depremzedelerin hafızasında canlılığını koruyor. Depremin 26. yılında, insanlar 17 Ağustos Depremi anma mesajları ve sözleri ile birbirlerine desteklerini iletiyor. İşte o anlamlı mesajlar ve deprem fotoğrafları…
17 Ağustos 1999'da yaşanan büyük Marmara Depremi'nde hayatını kaybeden vatandaşlarımızı rahmet ve saygıyla anıyoruz. Dualarımız, geride kalan aileleri ve yakınlarıyla.
O acı geceyi unutmamak, kaybettiklerimizi anmak ve ders çıkarmak hepimizin görevi. 17 Ağustos'ta kalplerimiz onlarla birlikte.
Gölcük, Kocaeli, Sakarya ve İstanbul'da hayatını kaybeden tüm vatandaşlarımıza Allah'tan rahmet diliyoruz. Acıları yüreklerimizde hâlâ taze.
17 Ağustos, dayanışmanın, birlikte olmanın ve birbirine destek olmanın simgesidir. Kaybettiklerimizi saygıyla anıyoruz.
O geceyi yaşayanlar için acı hâlâ unutulmaz. 25 yıl geçse de depremzedelerin hatırası kalplerimizde yaşamaya devam ediyor.
Marmara Depremi'nin üzerinden yıllar geçti, ancak hatırası ve bıraktığı dersler hâlâ güncel. Kaybettiklerimizi anıyor, yaşamlarını kaybedenlere rahmet diliyoruz.
17 Ağustos, acıyı unutmamak ve hatırlamak için bir fırsattır. O karanlık geceyi yaşayanları ve kayıpları saygıyla anıyoruz.
Depremde hayatını kaybeden her insanın hatırası, bizlere dayanışmayı ve birbirimize sahip çıkmayı hatırlatıyor.
17 Ağustos'un acısı yıllar geçse de hafızamızda taze. Kaybettiklerimiz için dualarımız eksik olmuyor.
Bu özel günde, Marmara Depremi'nin ardından yaralarını sarmaya çalışan tüm depremzedeleri de anıyor, onlara sabır diliyoruz.
O geceyi unutmak mümkün değil; binlerce can yitirdi, ama hatıraları yüreğimizde yaşamaya devam ediyor.
17 Ağustos, Türkiye'nin kayıpları hatırlayarak güçlenmesi gerektiğini gösteren bir gündür.
Marmara Depremi'nden ders almak ve toplumsal bilinç oluşturmak için bu günü unutmamak şarttır.
Gölcük'te hayatını kaybedenler için dualarımızı gönderiyoruz; acıları asla unutulmayacak.
17 Ağustos, bize dayanışmanın, yardımlaşmanın ve birbirimize destek olmanın önemini hatırlatıyor.
O geceyi yaşayanlar ve kayıpların yakınları için acı hâlâ yüreğimizde. Onları saygıyla anıyoruz.
Deprem, yaşamın ne kadar değerli olduğunu bir kez daha hatırlattı. Kaybettiklerimiz için rahmet diliyoruz.
17 Ağustos'un hatırlattığı acıyı unutmamak, gelecek nesillere ders vermek hepimizin sorumluluğudur.
Kaybettiklerimizi saygı ve minnetle anıyor, geride kalan ailelere sabır diliyoruz.
Marmara Depremi'nin yıldönümünde, yaşanan acı ve kayıplar unutulmamalı; dayanışma ruhu her zaman canlı tutulmalı.
O karanlık geceyi yaşayanlar için kalplerimizde bir yer her zaman ayrıdır; kayıplarımızı saygıyla anıyoruz.
17 Ağustos, deprem bilincini canlı tutmak ve kayıpları unutmamak için bir hatırlatmadır.
Depremde hayatını kaybedenlerin hatırası, toplumsal dayanışmanın önemini bizlere gösteriyor.
Acıyı paylaşmak, kayıpları hatırlamak ve birbirimize destek olmak 17 Ağustos'un mesajıdır.
Marmara Depremi, Türkiye'nin ortak hafızasında silinmez bir iz bıraktı; kaybettiklerimizi anıyoruz.
O gece yaşanan acı, birlik olmanın ve yardımlaşmanın önemini her zaman hatırlatacak.
17 Ağustos, sadece kayıpları anmak değil, aynı zamanda hayatta olanlara değer vermek günü olmalıdır.
Gölcük ve çevresindeki kayıplar, Türkiye'nin deprem gerçeğini unutmaması gerektiğini hatırlatıyor.
O acı geceyi yaşayan herkes için dua ediyor, hayatını kaybedenleri rahmetle anıyoruz.
17 Ağustos Marmara Depremi'nin yıldönümünde, kayıplarımızı saygıyla hatırlıyor ve toplum olarak dayanışmanın önemini bir kez daha hatırlıyoruz.