SON DAKİKA... Rize, dün 4,7 şiddetindeki depremle sarsıldı. Büyük panik yaratan depremde herhangi bir can ve mal kaybı yaşanmazken Karadeniz Teknik Üniversitesi (KTÜ) Rektörlüğünce sarsıntıya ilişkin ön rapor hazırlandı. Jeolofizik uzmanları Rize'nin tarininde daha önce böyle bir depremin yaşanmadığını açıkladı. İşte detaylar...
SON DAKİKA… Rize, dün 4,7 şiddetindeki depremle sarsıldı. Merkez üssünün Hemşin olduğu deprem, çevre illerde de hissedilirken vatandaşlar büyük panik yaşadı.
Karadeniz Teknik Üniversitesi (KTÜ) Rektörlüğünce, Rize'nin Hemşin ilçesinde meydana gelen 4,7 büyüklüğündeki depreme ilişkin ön değerlendirme raporu yayınlandı.
Yapılan yazılı açıklamada, "Rize'nin tarihsel gelişiminde herhangi bir deprem kaydına rastlanılmadı. Yaşanan 4,7'lik şiddetindeki depremle ilgili değerlendirmemiz sonucunda, yapılarımızın taşıyıcı sistem elemanlarında, bir hasar meydana gelmediği ve güvenli bir şekilde kullanımına devam edilebilecek durumda olduğu değerlendirmesini yaptık. Bölgede birçok yapıyı izlemeye devam ediyoruz" ifadelerine yer verildi.
RİZE'NİN TARİHİNDE BİR İLK!
Prof. Dr. Nilgün Sayıl şunları söyledi; "Deprem 150 kilometrelik yarıçapa sahip alan içerisindeki Artvin, Bayburt, Trabzon ve Erzurum illerinde de etkili oldu. Türkiye Deprem Tehlike Haritasında, Rize'nin maksimum ivme değeri 0.2-0.3 g arasında değişmektedir. Bu, bölgenin deprem tehlikesinin nispeten yüksek olmadığını göstermektedir.
Büyüklüğü 6,0 olan depremler, genelde komşu illerde, Kars, Erzurum, Ardahan, Erzincan'da meydana gelmiştir. İl merkezine en yakın 138 kilometre uzaklıkta 1906 yılındaki Toprakkale-Oltu Erzurum depremidir. Ayrıca merkez üssüne yakın Kuzey Anadolu Fay Zonu civarında meydana gelen 1924 ve 1983 yıllarında büyüklükleri 6,8 depremler de sıralanabilir."
BÖLGEDE BİRÇOK YAPIYI İZLEMEYE DEVAM EDİYORUZ
Merkez Müdürü Prof. Dr. Ahmet Can Altunışık, "KTÜ Deprem ve Yapı Sağlığı Uygulama ve Araştırma Merkezi'nce depremin ardından yapılar üzerinde incelemede bulunduk. Veriler bize, Yapı Sağlığı İzleme Sistemi'nin bu yapılara koyulmasının ne kadar önemli olduğunu gösterdi. Yapılara hiç gitmeden ve arazide bir inceleme yapmadan elde ettiğimiz verileri işleyerek, yapıların durumunu anlık olarak belirleyebildik. Örnek olarak, Deriner ve Yusufeli barajlarında 0.3-0.04 G seviyelerinde, Rize-Artvin Havalimanı'nda 0.07 G seviyelerinde, Trabzon'daki yüksek katlı binalarda 0.02 G seviyelerinde ivmeler yakaladık.
Depremin öncesindeki yarım saatlik periyot ve deprem olduktan sonraki yarım saatlik periyotlarda, yapının sağlığını ifade eden ve dinamik karakteristikler olarak tanımlanan yapının frekanslarını çıkarıp bu frekanslarda herhangi bir değişim olmadığını görerek yapılarımız hakkında bir değerlendirme yaptık.