Fatih Terim bu sabah Eyüp Sultan'a gidip Galatasaray, kaybetmediği için kurban kesmeli. Çünkü sezon başından bu yana kaybettiği maçlar dahil Galatasaray'ı ben hiç bu kadar aciz ve rakip karşısında ezik olarak görmedim. Lider bir takım koskoca bir 90 dakikada tek pozisyon üretemez mi? Galatasaray'ın en kötü döneminde bile böyle bir istatistik yoktur. 3 gün önce Mersin'de kupa maçı oynayan Eskişehirspor hem oyun kalitesi hem fizik güç hem de pozisyon üretme konusunda G.Saray'ı adeta yerle bir etti.
Takım oyununda dengeli olmak önemlidir. Pozisyon almayı, soğukkanlılığı kaybetmemek gerekir. Futbolu, zeki, yaratıcı ve teknik becerisi yüksek oyuncularla oynamak önemlidir. Maç boyu oyunu geniş alanda oynamayı sürdüren Galatasaraylı oyuncular birbirlerine uzak durduklarından dolayı orta alanı kontrol edemediler. Eskişehir'in kurduğu baskıdan kurtulmak için Galatasaray yüksek topla ve Muslera'nın degajlarıyla çıkmayı düşündükçe oyun olarak resmen battı. Galatasaray'ın kadro uyumu ve ruh hali, "Puan kaybedelim lige renk gelsin" anlayışındaydı. Muslera da olmasaydı Eskişehir tarihi farkı yakalardı.

AMRABAT 11'de OYNAMAZ
Futbolda "Ben kendi sistemimi oynarım" inadı yoktur. Rakibe göre ya da oyunun akışına göre sistem değişiklik gösterir. Eskişehir'in dinamik yapısına ilk 20 dakikada ikisi net toplam beş pozisyon veren G.Saray'ın karşı durmayacağı çok net belliydi. Bu maçın oyun şekli, "Tek forvet güçlü orta saha" olmalıydı. İlk 45'i kaybettikten sonra ikinci yarı tek forvete dönmemek ve orta alanı kalabalık tutup rakibi frenlemeyi düşünmemek büyük hataydı. G.Saraylı oyuncular maç boyu topa hükmedemedi. Bu zafiyeti gidermek için Aydın değil, top tekniği yüksek Hamit ya da Eboue girmeliydi.. Amrabat takım önde iken girebilir asla ilk 11 oynamaz.