Su ayak izi, adı ilk defa 2002 yılında geçmeye başlayan bir kavramdır. Bu kavramı ortaya atan kişi, Hollanda Twente Üniversitesi'nin su yöntemi profesörü ve aynı zamanda su Ayak izi Ağı'nın kurucu ortaklığını ve bilimsel direktörlüğünü yapan Arjen Hoekstra'dır. Su ayak izi, insanlar tarafından tüketilen suyu gösterir. Su ayak izi üçe ayrılır; mavi su ayak izi, yeşil su ayak izi ve gri su ayak izi.
Su ayak izi, insanlar tarafından tüketilen su kullanım kapsamını gösterir. Bir bireyin, bir topluluğun ya da bir işletmenin su ayak izi; bunlar tarafından tüketilen veya işletme tarafından üretim için kullanılan toplam tatlı su hacmi olarak tanımlanır.
Su kullanımı, birim zamanda tüketilen veya kirlenen su hacmi toplamı olarak ölçülür. Su ayak izi; herhangi bir tanımlı tüketici grubu (birey, aile, şehir, ulus olabilir), üretici grubu (kamu kuruluşu, ekonomi sektörü), tek bir süreç (bulgur yetiştirme gibi) veya bunlar dışında başka bir hizmet için hesaplanabilir.
Su ayak izinin hesaplanması; kişi, sektör, ürün ülke ve iller için farklı farklıdır. İşletme ve üretim sistemlerinin faaliyetlerini sürdürebilmek için gereken su tüketimi hesaplaması ve su ayak izi hesaplamasında ISO 14046 standartları kullanılır.
Bu standart; su ayak izini değerlendiren, raporlama gereklilikleri ve ilkelerini belirleyen uluslararası bir standarttır. Su ayak izinin hesaplanması için internet üzerinde bulunan su ayak izi hesaplama araçlarını kullanmak en mantıklı yöntemdir.
Türkiye üç tarafı denizlerle çevrili bir ülke olmasına rağmen "su stresi bulunan" ülkeler kategorisinde yer alır. Ayrıca yıllık ortalama yağış miktarı 643 mm'dir ve bu dünya ortalamasının oldukça altındadır. Bu nedenle suyun dikkatli kullanılması gereken ülkeler arasındadır.
1996- 2005 yılları arasında kişi başına düşen su ayak izi 1.642 metreküp iken, 2006- 2011 yılları arasında bu sayı 1.977 metreküpe çıkmıştır. İlerleyen senelerde Türkiye'nin su kıtlığı çekmemesi için su ayak izi bunlardan çok daha düşük bir sayı olmalıdır.
Su ayak izini azaltabilmek için öncelikle bireyin ne kadar su tükettiğinin farkında olması gerekir. Bu farkındalıktan sonra su ayak izini ölçmeli ve su kaynakları üzerinde yarattığını etkilerinin farkına varmalıdır. Ayrıca bireyler küçük değişikliklerin büyük etkileri olabileceğini de unutmaması gerekir. Bu bağlamda su ayak izini azaltmak için yapılabilecekler şunlardır: