Türk sinemasının en değerli aktörlerinden biri olan Şener Şen, "Züğürt Ağa", "Hababam Sınıfı", "Eşkıya" gibi birçok başyapıtta rol alarak sahip olduğu zengin filmografisi ve başarılı performansılarıyla adından sıkça söz ettiriyor. Kendine has oyunculuk tarzı ve karakter derinliği ile oynadığı her rolün hakkını veren Şen'in kariyerindeki başarılı adımları nasıl attığını biliyor muydunuz? İşte duyanları hayrete düşürecek o keşfedilme hikayesi…
26 Aralık 1941 tarihinde, Adana'da dünyaya gelen Şener Şen, Yeşilçam'ın önemli isimlerinden olan Ali Şen'in oğludur.
Babası sonraki yılların unutulmaz oyuncusu haline gelen marangoz Ali Şen olan Şener Şen, aslında ilk zamanlar babasının izin gitmeyi tercih etmedi.
Eğitimini Kepirtepe Köy Enstitüsü'nde tamamlayan Şen, mezuniyetinin ardından Kocaeli'nde öğretmenlik yapmaya başladı.
1950 yılında yaşadıkları maddi zorluklar nedeniyle çareyi İstanbul'a taşınmakta bulan Şen ailesi, Zeytinburnu'nda bir gecekonduya yerleşerek hayatlarına burada devam etmeyi karar verdi.
Babası Ali Şen, Adana'da marangozculuk yaparken sinemayla ilgilenir ve Muammer Karaca'nın desteğiyle sinema oyunculuğuna başladı.
BABASININ İZİNDEN GİTMEYİ O ANA KADAR TERCİH ETMEMİŞ
Kepirtepe Öğretmen Okulu'nu bitiren Şener Şen üç yıl kadar öğretmenlik yapmış ancak öğretmenlik istifa ederek çocukluğundan beri içinde olan sanat aşkı onu tiyatroya yöneldi.
İstanbul'da şehir tiyatrosuna yazılan Şen, babası gibi sinema dünyasına atılmak yerine tiyatro oyunculuğuna gönül verdi.
Öğretmenlikten istifa edip filmlerde asistanlık yapmaya başlayan ve figüran olarak kamera karşısında hiç para almadan 1 yıl boyunca Şehir Tiyatroları'nda çalışan Şen'in ise dönüm noktası Ertem Eğilmez oldu.
FİGÜRANLIKTAN YILDIZLIĞA YÜKSELİŞ
Sinema serüveni küçük rollerle figüranlıkla başlayan Şen, bir yandan da setlerde çalışarak seslendirmeler yapıyordu.
Seslendirme devam ederken 1975 yılında Ertem Eğilmez'le, Arzu Film'le çalışmaya başlar. Ertem Eğilmez, Bizim Aile ve Hababam Sınıfı'nda seslendirme yapan Şener Şen'e Hababam Sınıfı Sınıfta Kaldı'da (1975) Badi Ekrem'i oynatır.
Devam filmi Hababam Sınıfı Uyanıyor (1976) ve Hababam Sınıfı Tatilde (1977) ve Hababam Sınıfı Dokuz Doğuruyor (1978) filmlerinde Badi Ekrem'i oynayan Şener Şen beyazperdede bir süre Kemal Sunal'lı, İlyas Salman'lı filmlerin ikinci adamı olarak görünür.
Oynadığı tüm filmlerde ikinci adam olarak sergilediği performansla hem büyük kentlerde hem de Anadolu'da seyircinin kalbini fetheden ve yıldızlaşan Şen, Türk sinemasının aranan yüzü haline gelir.
Şimdilerde sağlık durumu nedeniyle ekranlardan uzak kalan Şen, geçmiş yıllarda oynadığı efsane filmler ile unutulmaz bir efsane haline geldi.
KARİYER BASAMAKLARINI TEK TEK TIRMANDI
Kariyerinde büyük bir basamak atlamasına yardımcı olan bu dizinin ve partneri Tolga Sarıtaş ile yakaladığı uyumun ardından kariyer basamaklarını bir bir tırmanan Erçel'i daha sonradan bir çok başarılı projelerde izleme şansı yakalamıştık.
Oyunculuk kariyerine ara vermeden devam eden Erçel, son olarak atv ekranlarında yayınlanacak olan ve Barış Arduç ile partner olduğu yeni projesi "Aşk ve Gözyaşı" dizisi için hazırlıklara başladı.
Peki şimdilerde oyunculuğunun yanı sıra attığı her adımla magazin gündemine bomba gibi düşen Hande Erçel'in bulunduğu bu konuma gelmesinde rol oynayan o dönüm noktası neresiydi? İşte güzel oyuncunun duyanları şaşkına çeviren o başarı hikayesi…
Kısa sürede yapımcıların gözdesi haline gelen Erçel, yıllar önce katıldığı bir programda teklif aldığı projenin istediği gibi gitmediğini dile getirmişti.
Bir akrabasının kendisini ünlü oyuncu Hülya Duyar ile tanıştırdığını anlatan Erçel, "Deneme çekimi yapıldı, olmadı" demiş ve ilk deneme çekiminin hiç istediği gibi gitmediğinden bahsetmişti.
"'ŞAKIR ŞAKIR AĞLA' DEDİLER"
"'Şakır şakır ağla' dediler. Hiç deneyimim yoktu. Ama bana 'Seni kaybedemem' dediler." diyen Erçel, istediği gibi geçmeyen deneme çekiminden sonra birçok projede boy göstermiş ve şimdilerde Türk televizyonlarının çok sevilen yıldızlarından biri haline gelmiştir.
Şimdilerde Barış Arduç ile birlikte atv ekranlarında yayınlanacak yeni projesi "Aşk ve Gözyaşı" dizisi için hazırlıklar yapan Erçel, başarılı projeleriyle kariyer basamaklarını tırmanmaya devam ediyor.
ŞANS KAPILARINI SONUNA KADAR AÇAN BİR DİĞER İSİM: MERVE BOLUĞUR
16 Eylül 1987 yılında İstanbul'da Yugoslav göçmen bir anne ve İzmirli bir babanın kızı olarak dünyaya geldi.