Beslenme hedeflerinin hepsine aynı anda ulaşmaya çalışmak çoğu zaman zorlayıcı olabilir. Yeterli protein, lif ve kalsiyum almak derken özellikle sağlıklı kilo vermek için kalori açığı yaratmaya çalışanlar için bu süreç daha da karmaşık hale gelebilir. İşte tam bu noktada, birden fazla besin öğesini aynı anda sağlayan gıdalar büyük önem taşır.
Örneğin kuru baklagiller; protein ve lifin yanı sıra demir, magnezyum, potasyum, çinko ve B vitaminleri açısından zengindir. Somon ise protein, omega-3 yağ asitleri ve kalsiyum içeriğiyle öne çıkar.
Ancak bir besin var ki çoğu zaman yanlış anlaşılıyor ve özellikle 50 yaş üzerindeki bireyler için ciddi faydalar sunuyor: Yumurta.
Diyabet ve metabolizma alanında uzman olan, Hoag Hastanesi Diyabet Hizmetleri Şefi Endokrinolog Dr. David Ahn'a göre yumurta, günlük beslenmede hak ettiğinden fazla eleştirilen bir gıda. Dr. Ahn, "Yumurtalar neredeyse diğer tüm temel gıdalardan daha fazla haksız eleştiriye maruz kalıyor," diyor.
Özellikle 50 yaş ve üzerindeki birçok kişi, yumurtanın kalp sağlığına zarar verdiğine inanıyor. Ancak Dr. Ahn, bunun çoğu insan için geçerli olmadığını vurguluyor. Araştırmalara göre günde yaklaşık bir yumurta tüketiminin; kalp krizi, felç veya genel kalp-damar hastalığı riskini artırmadığı görülüyor.
Hatta Asya ve Asya kökenli Amerikalılar üzerinde yapılan bazı çalışmalarda, orta düzey yumurta tüketiminin kalp-damar hastalıkları ve felç riskini bir miktar azalttığı tespit edilmiş.
Dr. Ahn, diyabeti ya da genetik kolesterol bozukluğu olan bireylerin de genellikle günde bir yumurtayı güvenle tüketebileceğini söylüyor. Yine de kişisel sağlık durumuna göre bir doktora veya diyetisyene danışılması gerektiğini ekliyor.
Hatta 2025 yılında Proceedings of the Nutrition Society dergisinde yayımlanan bir çalışmaya göre, doymuş yağ oranı düşük bir beslenme düzeniyle birlikte günde iki yumurta tüketmek bile LDL (kötü) kolesterolü artırmıyor.
Yumurtanın 50 yaş üstü bireyler için faydaları bununla da sınırlı değil. Yumurta; düşük karbonhidrat, yüksek protein ve sağlıklı yağ içeriği sayesinde kan şekerinin dengede kalmasına yardımcı oluyor.
Bu durum hem diyabet yönetimi hem de kalp-damar sağlığı açısından büyük önem taşıyor. Ayrıca kan şekerindeki ani dalgalanmaların önlenmesi, iştah kontrolünü kolaylaştırarak kilo yönetimine de destek oluyor.
Bunun yanı sıra yumurta, beyin sağlığı için kritik bir besin olan kolinin en iyi kaynaklarından biri. Kolin, hafıza ile ilişkili asetilkolin adlı nörotransmitterin üretiminde rol oynuyor.
Araştırmalar, yeterli kolin alan bireylerin yaşlandıkça bilişsel testlerde daha iyi performans gösterdiğini ortaya koyuyor. Ayrıca yumurtada bulunan lutein ve zeaksantin, yaşa bağlı makula dejenerasyonu riskini azaltarak göz sağlığını korumaya yardımcı oluyor.