Brokoli, özellikle çocukların 'Ben bunu yemem' listelerinin ilk sıralarında yer alıyor. Unutmayın ki çocuklar, duyduklarından çok gördüklerini yaparlar. Bu sebeple haftada bir de olsa bu yeşil mucizeye sofranızda yer ayırmaya çalışın. Yapılan araştırmalar; brokolinin yüksek tansiyon, alerjik reaksiyonlar, şeker hastalığı ve eklem iltihaplarına karşı son derece faydalı olduğunu gösteriyor. Son yıllara kadar içerdiği sulforaphane adlı maddenin eklem iltihaplarına karşı gösterdiği etki biliniyordu. Yeni yapılan araştırmalar gösterdi ki bu madde, aynı zamanda kanserle mücadelede de iyi bir savaşçı. Sulforaphane, kanser kök hücrelerini yok ederek kanserin vücutta yayılmasını engellediği gibi kanser hücre oluşumunu da engellemeye yardımcı oluyor. Haftada en az bir porsiyon brokoli yiyerek; prostat, göğüs ve lenfama kanserlerine karşı korunabilirsiniz.
SOĞAN YEMEKTEN KORKMAYIN
Günlük hayatın koşuşturması ve devamlı insanlarla bir arada olma zorunluluğu, etrafımızdakileri rahatsız edici kokulara maruz bırakma riski; soğan ve sarımsak gibi yiyeceklerden adeta uzak durmamızı emretse de, bunların sayısız faydaları mutlaka tüketmemiz gerektiğini hatırlatıyor. Son yıllarda özellikle soğan üzerine sayısız araştırma yapıldı. Soğanın içeriğinde bulunan Quercetin adlı madde, özellikle kanserle mücadelede son derece etkili. Drug Metabolism and Disposition adlı dergide yayımlanan bir araştırma; takviye Quercetin maddesi alımının kanser hücrelerinde kendiliğinden gerçekleşemeyen, doğal hücre ölümü olarak tanımlayabileceğimiz apoptosisi teşvik ettiğini göstermiştir. Benzer araştırmaların vardığı ortak kanıya göre bu madde; özellikle akciğer, kolon ve prostat kanseri üzerinde son derece etkili bulunmuş. Ayrıca mide kanseri ya da şüphesi olanlar, daha çok kırmızı soğanı tercih etmeliler. Bunca faydası tespit edilen Quercetin adlı maddeye; kapari, kişniş, dereotu, turp ve rezene yaprağında da oldukça yüksek seviyelerde rastlanmıştır. University of South Caroline'da yine Quercetin maddesi üzerine yapılan bir araştırma, bu maddenin takviyesinin, idmansız kişilerde bile hareketlilik ve enerji sağladığını göstermiş, ki bu saydıklarım kanser hastaları için en önemli ihtiyaçtır. Doğal tıbbın en eski ilaçlarından biri sayılan sarımsağın bilinen en önemli özelliği ise, sahip olduğu antioksidan madde içeriğidir. National Cancer Institute'de yapılan bir araştırmada, her gün en az 10 gram sarımsak yiyenlerde prostat kanserine yakalanma riskinin diğerlerine oranla daha düşük olduğu tespit edilmiştir. Case Western Reserve University'de yapılan bir diğer araştırmada, sarımsağın oluşmakta olan kanserli tümörler üzerindeki faydalı etkisi de gözlemlenmiştir. Her gün bir öğününüze birkaç dilim soğan ve en az 10 gram sarımsak ekleyerek vücudunuzu güçlendirebilirsiniz.
NARENCİYE MİDE KANSERİNDEN KORUR
Narenciyelerin en çok bilinenleri kuşkusuz limon, mandalina ve portakaldır. Türkiye'de en taze ve kaliteli olanlarına ulaşmak son derece basit ve ekonomik olduğundan günlük yeme alışkanlıklarınız arasına kolayca ekleyebileceğiniz bu tür meyveler, bol miktarda Bioflavonoids içerirler. Bioflavonoids, oldukça güçlü bir antioksidandır ve anti-enflamatuar özelliğe sahiptir. Günlük diyetinize sadece bir öğün narenciye ekleyerek bile mide kanserinden korunabilirsiniz.
