İş dünyasından TÜSİAD’a peş peşe tepkiler: Sorumluluğumuz yatırım, üretim, istihdam olmalı
Eski Türkiye'nin vesayet merkezi ve milli irade karşıtı TÜSİAD, 28 Şubat'ın yıldönümüne sayılı günler kala haddini aşarak siyasete müdahale etmeye çalışmasıyla büyük tepki topladı. Skandal açıklamaların ardından iş dünyasından tepkiler gelmeye devam ediyor. Müstakil Sanayici ve İşadamları Derneği (MÜSİAD), iş dünyasının genelini temsil ettiği iddiasıyla yapılan açıklamaların, ekonomik kalkınmadan uzak ve toplumsal huzuru zedeleyici olduğunu belirterek, "Türk iş dünyasının sorumluluğu çözüm odaklı yaklaşım ve ekonomik kalkınma olmalıdır." değerlendirmesinde bulundu.
TÜSİAD'ın siyaseti dizayn etmeye yönelik algı operasyonuna birçok tepki geldi. Müstakil Sanayici ve İşadamları Derneği (MÜSİAD), iş dünyasının genelini temsil ettiği iddiasıyla yapılan açıklamaların, ekonomik kalkınmadan uzak ve toplumsal huzuru zedeleyici olduğunu belirterek, "Türk iş dünyasının sorumluluğu çözüm odaklı yaklaşım ve ekonomik kalkınma olmalıdır." değerlendirmesinde bulundu.
Dernekten yapılan açıklamada, MÜSİAD'ın İstanbul'daki genel merkezinde yurt içi şube başkanları ile yönetim kurulu üyelerinin hazır bulunduğu geniş katılımlı bir istişare toplantısı gerçekleştirildiği bildirildi.
"SON YILLARDA KÜRESEL KRİZLER, KOVİD-19..."
Yeni dönem için planlanan faaliyetler, bunlara ilişkin stratejiler ve gündeme dair güncel konuların ele alındığı toplantıda, iş dünyasının ülkenin küresel rekabet gücünü artırmaya odaklanması gerektiğinin vurgulandığı aktarıldı.
İstişare toplantısının sonucunda yayımlanan açıklama metninde, Türkiye'nin son yıllarda küresel krizler, Kovid-19, jeopolitik gerilimler, savaşlar, deprem ve ekonomik dalgalanmalar gibi birçok sınavdan geçtiği, buna rağmen üretim, ihracat ve yatırım noktasında istikrarlı bir çaba içerisinde olduğu kaydedildi.
MÜSİAD'ın bu meselelere bakış açısının paylaşıldığı açıklamada, "Tüm bu çabaların yanında biz de iş dünyası olarak meselelere, yalnızca mevcut sıkıntılar üzerinden karamsar bir bakış açısı ile değil, çözüm yolları geliştirme ve uzun vadeli stratejiler oluşturma adına sorumluluk penceresinden baktık, bakmaya da devam ediyoruz. Bu nedenle, Türkiye'nin içinden geçtiği bu kritik süreçte tüm paydaşlarımızla ortak bir akıl çerçevesinde meseleleri ele almanın ve yapıcı öneriler geliştirebilmenin önemine inanıyoruz. İş dünyası olarak hepimiz, ülkemizin ekonomik büyümesini, istihdamını ve toplumsal huzurunu önceleyen bir perspektifle hareket etmek zorundayız." ifadeleri kullanıldı.
TÜSİAD'dan yine siyasete müdahale
"HER ZAMAN ÇÖZÜM ODAKLI BİR YAKLAŞIMI BENİMSEMEKTEYİZ"
Açıklamada, bu dönemde ekonomi yönetiminin, iş dünyası temsilcileri ile bir araya geldiği toplantılarda, "yatırım ortamının iyileştirilmesi ve güncel ekonomik konularda" hiç olmadığı kadar istişareye ve eleştiriye açık zeminler oluşturduğu vurgulandı.
MÜSİAD'ın, bu toplantılarda sıkı para politikasının enflasyonla mücadele için gerekli bir koşul olduğunu fakat tek başına yeterli olmadığını belirttiği hatırlatılan açıklamada, MÜSİAD'ın yapısal reformların Türkiye ekonomisinin kronik sorunlarının çözümü için de çok önemli olduğunun altını çizdiği ve somut önerilerini ilettiği bildirildi.
Açıklamada, son dönemde bu konuda yapılan eleştirilere işaret edilerek, şu değerlendirmelerde bulunuldu:
"Geçtiğimiz günlerde kamuoyuna yansıyan ve Türk iş dünyasının genelini temsil ettiği iddiasıyla yapılan açıklamalar, ne yazık ki ekonomik kalkınma ve iş dünyası odağından uzak, toplumsal huzuru zedeleyici bir içeriktedir. Bulunduğumuz dönemde, iş dünyasını temsil eden sivil toplum kuruluşlarının siyasi bildiri diliyle hareket etmesi yerine, yapıcı eleştiriler geliştirerek, ülkenin kalkınma yolculuğuna somut katkı sunması beklenmektedir. Türk iş dünyasının sorumluluğu çözüm odaklı yaklaşım ve ekonomik kalkınma olmalıdır. MÜSİAD olarak, bizler her zaman çözüm odaklı bir yaklaşımı benimsemekteyiz. Türkiye'nin ekonomik geleceği için reformların hayata geçirilmesini destekliyor, iş yapma ortamının iyileştirilmesi için çalışmalarımıza var gücümüzle katkı sunmaya devam ediyoruz."