Tiyatrosuz kaldığımız günlerde dijital oyunlar kurtarıcımız oldu. Zorlu PSM Dijital Sahne başlığıyla bir süredir kült tiyatro eserlerinden seçilen kesitleri farklı bir yorumla seyirciyle buluşturuyor. Eskiden özel bir televizyon kanalında pazar gecesi sineması vardı. Ertesi gün okul olmasına rağmen oturup izlerdik. Bugün de artık perşembe günleri Zorlu PSM'nin Youtube kanalından oyunların yayınlanmasını bekliyoruz. Tamamı olmasa bile yaklaşık 20 dakikalık kesitler; gerek prodüksiyon gerek oyunculuk açısından çok tatmin edici bir seyirlik sunuyor. Ben de bu hafta bugüne kadar yayınlanan 4 bölümü de izledim. Zorlu PSM prodüksiyonu, Based Istanbul iş birliği ile İbrahim Çiçek yönetmenliğinde hayata geçen eserler Shakespeare'in 'Hamlet' adlı oyunuyla başlamıştı. Cem Yiğit Üzümoğlu'nun Hamlet'i, Damla Sönmez'in de Ophelia'yı başarıyla canlandırdıkları Hamlet 220 bin kez görüntülenmiş.
KÜLT ESERLER
Dijital Sahne'nin ikinci prodüksiyonu, Anton Çehov'un kült oyunu 'Martı'da Öykü Karayel ile Selahattin Paşalı'yı izledik. Açıkçası Karayel'in daha ilk sesini duyar duymaz aklıma dijital platformda yayınlanan dizideki karakteri geldi. Sosyal medyada da her geçen gün dizideki o karakterin taklitleri, capsleri yapıldığı için Karayel sürekli gündemde. Hatta bu oyun videosunun altına 'Lafı eviriyosun çeviriyosun Martı'ya getiriyorsun' diye de o karaktere bir gönderme yapılmış. Sanırım başarılı oyuncu, dizide yarattığı 'Meryem' karakteriyle izleyicinin hafızasından kolay kolay çıkamayacak. 14 Ocak'tan beri yayında olan Martı, 150 binden fazla kez görüntülenmiş. Norveçli yazar Henrik Ibsen'in 'Nora-Bir Bebek Evi' oyunu geçtiğimiz hafta yayına girmişti. Bora Akkaş ve Nilperi Şahinkaya'nın rol aldığı oyun ise 100 binden fazla kez görüntülenmiş. Son olarak önceki gün Songül Öden ve Güven Murat Akpınar'ın performansı ile 'Antigone' adlı oyun yayınlandı. Oyunculukların yanı sıra yine çok etkileyici bir sahne ve kostüm tasarımı vardı. Dijital Sahne projesi için 'Fiziki tiyatrodaki duyguları dijitalde de alabilmek başarıdır', 'Ne olur bunlar hiç bitmesin', 'Tiyatro hasretimizi dindirdi' gibi yorumlar yapılıyor. Gerçekten tiyatro izleme alışkanlığının değiştiği günümüzde, yeni yorumlanan ve farklı bakış açısı kazandıran bu oyunlar ilaç gibi geldi.
'Tiyatro, utangaç adamın intikamıdır'
Zorlu PSM'de 'Sahne Tozu Yutanlar' başlıklı bir sohbet programı başladı. Ben, Cem Davran ve Hakan Gerçek'in sohbetine denk geldim. İki eski dost anılarıyla hem güldürdü hem de düşündürdü. Bu doyumsuz sohbette; Gerçek'in herkes bakacak diye otobüse ön kapıdan bile binemeyecek derecede utangaç ve çekingen olduğunu öğrendim. Davran'ın 'Utangaç adamın intikamdır tiyatro' yorumu durumu gayet güzel özetliyordu. Ayrıca, son dönemde adı şiirle bütünleşen Gerçek, "Şiiri çok seviyorum ama sadece şiir okuyan biri olmak istemiyorum" diyerek yaşadığı rahatsızlığı belirtti. Bu arada pandemi döneminde kendi adını taşıyan bir tiyatro kuran Davran, Davran Tiyatrosu'nun, Hakan Gerçek'le birlikte rol aldıkları 'Samanyolu'nu Bilir misiniz?' adlı oyunla perde açacağını ilk kez açıkladı.
