Yaklaşık üç haftadır 'Müge Anlı ile Tatlı Sert'te ilginç bir cinayet davası işleniyor. Program ekibi, maktulün yakınları ile beraber, köyde öldürülen bir kayınvalidenin izini sürüyor. Ancak gün geçtikçe cinayet davası adeta bir ihanet davasına dönüştü. Köy sakinlerinin çetrefilli ilişkileri bir bir ortaya dökülürken, söz konusu köy de 'Küçük Dallas' olarak anılmaya başlandı. Onları daha fazla utandırmamak için köyün ismini ve sakinlerinin adlarını vermeyeceğim.
Programdan sonra köy halkı artık birbirinin yüzüne nasıl bakacak, işte onu bilmiyorum.
Ama bildiğim bir şey var; orası, ihanet ve entrika dizisi için konu bulmakta güçlük çeken senaristler için adeta bir köy enstitüsü...
Ben senarist tayfasının yerinde olsam, köy kahvesini mesken tutardım!
Ahlak, dirlik ve düzen içinde hayatlarını sürdüren ve bu erdemli halleriyle milletin efendiliğini sonuna kadar hak eden köylü vatandaşlarımızı tenzih ederek söylüyorum. Ama eskiden ahlak yozlaşmasının başlıca sebebi olarak, büyük kent yaşamının boşuna günahını almışız. Eğer bu ahlaki erozyon, köy meydanlarını da önüne katıp sürüklemeye başlamışsa, vay halimize!
