|
|
|
|
|
|
Bir zamanlar yürüyorlardı, şimdi sesleri bile çıkmıyor
DİĞER birçok sektörde olduğu gibi ev eşyalarında da 1980 yılı bir dönüm noktası niteliğinde. O günlerden bugünlere kadar sadece çamaşır makinaları incelendiğinde merdaneli makinalardan otomatik çamaşır makinalarına çalışırken yürüyen çamaşır makinalarından tam otomatik ve sessiz makinalara geçisi görmek mümkün. Bu geçişi bir cümleye sığsa bile Türkiye için ne demek olduğu kitaplarla ancak anlatılabilir. Merdaneli çamaşır makineleri herkese eski günleri, annelerin belki de anneannelerin çamaşır yıkadığı günleri hatırlatır. Eski Türk sinema filmlerinde evin kadınının hayalini gördüğü otomatik çamaşır makinası gözlerin önüne gelir. Çamaşır makinesi yürümesin diye üzerine konulan eşyalar hatırlanır ve yüzlerde kocaman gülümsemeler oluşur. Bunlar biz tüketicilerde geçiş döneminin etkileri. Sektöre bakıldığında ise hep başarı öyküleri gündeme gelir. 1985 yılındaki 345 bin adetlik toplam çamaşır makinesi üretiminin 2004 yılında 4 milyona yaklaşması anlatılır.
REKABET KALİTE GETİRDİ
Rekabeti asıl körükleyen olay ise Gümrük Birliği. Üretim rakamlarındaki büyümenin hızlanması da 1995'daki Gümrük Birliği Anlaşması sonrasına rastlar. Yürüyen makinalardan uzaktan kumanda edilen çamaşır makineleri dönemine geliriz. İlerleyen teknoloji makinaların sadece özelliklerini arttırmakla kalmadı aynı zamanda yüzde 40'a varan enerji tasarrufu da yapar hale geldi.
|
|
|
|
|
|
|
|
|