Sebep ne olursa olsun, kaderin önüne geçilmez.Devamı
Eceli gelen keçi, çobanın ekmeğini yer.
Yaptığı davranışların farkında olmayan, tehlikeleri sezemeyen kişi, dikkatsiz ve düşüncesiz davranarak kendi hayatına mal olabilecek olaylara sebep olur.Devamı
Eğilen baş kesilmez.
İnsan hata yapabilir; hatasını anlayıp özür dileyen kişi affı hak eder.Devamı
Eğreti ata binen tez iner.
Geçici imkanlarla veya başkalarından gelen yardımla elde edilen başarı uzun sürmez.Devamı
Eğri oturup doğru konuşalım.
Durum ne olursa olsun, doğru olan, gerçek olan söylenmeli.Devamı
Ek tohumun hasını, çekme yiyecek yasını.
Başarılı olmak için sağlam temel atmak gerekir; iyi başlangıç, iyi sonuç getirir.Devamı
Ekmeğin büyüğü hamurun çoğundan olur.
Verimin yüksekliği, çalışmanın etkili bir şekilde gerçekleşmesine bağlıdır.Devamı
Ekmeğini yalnız yiyen yükünü dişiyle taşır.
İmkanı varken paylaşmayan muhtaç olduğunda yardım edecek kimseyi bulamaz.Devamı
Ekmek aslanın ağzında.
Başarı, zorluk ve çaba gerektirir.Devamı
Ekmek istemez su istemez
Hiçbir masrafı yoktur.Devamı
El atına binen yaya kalır.
Başkasının malını ve yetkisini kullanan kişi, çok geçmeden bu mal ve yetkiyi asıl sahibine bırakacaktır.Devamı
El elden üstündür.
Kişi, bir işte ne kadar iyi olursa olsun kendisinden daha iyilerinin olabileceğini unutmamalıdır.Devamı
El elin eşeğini türkü çağırarak arar.
İnsan kendi sorunlarını ancak kendisi çözebilir, başkaları o sorunlarla ilgilenir görünse de yeterince özen göstermezler.Devamı
El için ağlayan gözden olur.
Başkası için yapılan özverinin bir sınırı olmalıdır; aksi halde kişi kendini tüketir.Devamı
El için kuyu kazan, evvela kendisi düşer.
Başkasını tuzağa düşürmeye çalışan kimse, bu tuzağa ondan önce kendisi düşer.Devamı
El içinde vasiyet ettik, ölmemek olmaz.
Verilen söz tutulmak zorundadır.Devamı
El kazanıyla aş kaynamaz.
Başkalarının yardımıyla, gerçek başarı ve geçim sağlanamaz.Devamı
El yumruğu yemeyen kendi yumruğunu balyoz sanır.
Başkasının gücü karşısında boyun eğmek zorunda kalmayan kimse, kendi gücünün herkese boyun eğdireceğini sanır.Devamı
Elçiye zeval olmaz.
Bir kimsenin sözünü başka bir kimseye iletmekle görevli kişi, bu sözlerden sorumlu değildir, aracının bir suçu yoktur.Devamı
Eli hamur ovalar, gözü dana kovalar.
Yaptığı işe kendini vermeyip aynı anda iki iş yapan kişi yaptığından verim alamaz.Devamı
Elin ağzı torba değil ki büzesin.
Dedikodu, fırsat bulduğunda hızla büyür; insanlar olayı kendi bakış açılarıyla abartarak yayar ve bu önlenemez.Devamı
Elmanın dibi göl, armudun dibi yol.
Her işin, durumun veya şeyin sonucu kendi doğasına göre farklılık gösterir.Devamı
Emanet eşeğin yuları gevşek olur.
Çoğu kişi emaneti kendi malı kadar önemsemez.Devamı
Emanetin canı az olur.
Emanet edilen şeye zarar gelmesi olasıdır. Bu durumda emanet alan kişi sorumlu olur.Devamı
Emek olmadan yemek olmaz.
Çaba göstermeden başarı veya kazanç elde edilemez.Devamı
Erken kalkan yol alır.
İşine erken başlayan, fırsatları daha iyi değerlendirir ve ilerler.Devamı
Eski dost düşman olmaz, yenisinden vefa gelmez.
Gerçek dostluk köklüdür, düşmanlığa dönüşemez. Yeni tanışılanlardan ise aynı derinlikte bir dostluk ve sadakat beklenmez.Devamı
Eskisi olmayanın yenisi olmaz.
İki anlamı vardır:
1) Temeli olmayan şeyin yenisi de olmaz; önce sağlam bir başlangıç gerekir.
2) Yenisi geldi diye eskisini bir kenara atmak doğru değildir; dönüşümlü kullanmak gerekir. Aksi halde yeni olan da eskir.Devamı
Eskiye rağbet (itibar) olsaydı bitpazarına nur yağardı
Çoğunluk yeni şeyleri sever. Eski şeylerden hoşlanan sayısı çok azdır.Devamı
Esmere al bağla, karşısına geç ağla.
Esmerlere kırmızı renk yakışmaz. (Gerçek anlam)
İyi niyetle yapılan seçim, bekleneni vermezse pişmanlık kaçınılmaz olur. (Soyut anlam)Devamı