İtiraf etmeliyim ki, evlat sahibi olduğumdan beri çocuklarla ilgili haberlere ayrı bir hassasiyet göstermeye başladım. Bu nedenle minik Arya'nın videosu yüreğimi fena halde kanattı.
Arya kim mi? Genç oyuncu Ceren Hindistan'ın kızı. Video hangisi mi? Hindistan'ın 'paylaşmak zorunda kaldığı', Arya'nın kemoterapi seansları yüzünden dökülen saçlarının kazınma görüntüsü...
Magazine uzak duranlar bile olaydan haberdar. Ceren Hindistan'ın, kanser tedavisi gören kızına uygulanmak istenen kemoterapiyi reddedip tedaviyi yarıda bıraktığı haberi bomba gibi patlamış, günlerce gazetelerde, magazin masalarında yer almıştı. Şunu peşinen söyleyeyim: Bir anne -eğer ruh sağlığını alenen yitirmemişse- evladını göz göre göre ölüme terk edemez. Bu nedenle habere ihtiyatla yaklaşmış, köşeli yorumlara girişmemiştim. Sonunda Arya'nın kemoterapi gördüğü, bu nedenle saçlarının kazınmak zorunda kalındığı, bizzat annesi Ceren Hindistan tarafından görüntü ile belgelendi. Şöyle diyordu Hindistan, görüntülerin üzerine iliştirdiği notta:
'Hiçbir zaman kızımın özelinin basında çıkmasını istemedim. Karnındaki izi gördüğünde 'Anneciğim cam çizdi' diyecektim. Kanserliyim psikolojisiyle yaşamasın diye bu konuda çok hassasken bir kısmını paylaştırdınız bana.
Kendimizi ispatlamak zorunda bırakanlar utansın. Rabbim herkesin evladına sabır versin.' Kim bilir o anne, sırf ispat olsun diye o yürek burkan videoyu paylaşırken başka neler hissetti? Peki ya Arya büyüyüp de o sanal dünyanın 'silinmez' görüntüleriyle karşılaştığında ne yaşayacak?
Şimdi sormak zamanı: O manşetlere, yorumlara, tartışmalara değdi mi? Bir anne ile kızının en mahrem görüntüsünün etrafa saçılması, hangi tiraja, hangi reytinge değer ki? İnsaf, vicdan ve empati lütfen...
