kapat
   
SABAH Gazetesi
 
    Son Dakika
    Yazarlar
    Günün İçinden
    Ekonomi
    Gündem
    Siyaset
    Dünya
    Spor
    Hava Durumu
    Sarı Sayfalar
    Ana Sayfa
    Dosyalar
    Teknoloji
    Otomobil
    Detaylı Arama
    Arşiv
    Etkinlikler
    Günaydın
    Televizyon
    Astroloji
    Magazin
    Sağlık
    Cuma
    Cumartesi
    Aktüel Pazar
    İşte İnsan
    Sinema
    20. YILA ÖZEL
    Turizm Rehberi
    Çizerler
Bizimcity
Sizinkiler
emedya.sabah.com.tr
Google
Google Arama
 
 ÖMER BOZER KOÇ HOLDİNG GIDA, PERAKENDE VE TURİZM BAŞKANI SABAH İÇİN YAZDI
Yavaşlamak düşmek demektir
İhtiyaçlar tek çatıdan karşılanacak

Yavaşlamak düşmek demektir

1985 yılında 28 mağazamız vardı, bugün 557'ye çıktı. Perakendede yavaşlamak düşmek demektir, hep büyümek zorundasınız. Ciromuz 25.5 milyar TL idi, şimdi Migros ve Tansaş'ın cirosu 3 milyar dolar.

Ülkemizde organize perakande sektörünün gelişimine bakarsak gelişimin 1980 yıllarda başladığını, 1990-2001 yılları arasında sektörün çok hızlı büyüme kaydettiğini ve 2002 yılından itibaren de daha sağlam temeller üzerinde gelişimini bir önceki döneme kıyasla yavaş da olsa devam ettirdiğini görebiliriz. 1980'li yıllarda üretimin tüketici talebine yön verdiği, perakende pazarına büyük oranda tedarikçilerin hakim olduğunu görüyoruz. Bu dönemde organize perakendeden söz etmek pek mümkün değil. Migros da dahil olmak üzere mevcut olan bazı organize perakendeciler de şimdiki durumlarından çok uzak.

1990'LARDA BÜYÜDÜK
1990'larda ise, Özal döneminin de memlekete getirmiş olduğu modernleşme ve yenilikçi akım ile beraber, organize perakende çok hızla büyümüştür. Migros'un öncülüğünü yaptığı bu hızlı büyümede olabildiğince çok mağaza açmak, modern bir alışveriş ortamı oluşturmak önemliydi. O devirdeki yüksek enflasyon ve reel faiz de bu büyümenin finansmanını temin ediyordu. Tüm dünyada olduğu gibi bu sektör borcunu daha geç ödeyen, alacağını daha erken tahsil eden durumda olduğundan o dönemli faizlerin hızlı büyümedeki itici rolünü de unutmamak gerekir. Hele kredi kartı kullanımının çok limitli olduğunu düşünürsek hemen hemen tüm satışlar nakit bazlı idi. Bu dönemde yabancı yatırımcı da Türkiye'de yatırım yapmış ancak büyümeleri çok limitli olmuştur. Perakende sektöründeki bu hızlı gelişimin yanısıra dış ticarette liberalizasyon, ithal ürünlerin girişi, yerli üretim için itici güç olmuştur. Gıda sanayindeki bu gelişme, orta ölçekli tedarikçinin çoğalmasına neden olurken, organize perakendede tüketicinin ihtiyacına odaklanmıştır. Bu dönemde perakendeciler her bakımdan hızlı gelişme göstererek tedarikçiler üzerinde daha etkin olmuşlardır. Ben masanın iki tarafında da oturduğum için değişim sürecini çok iyi hatırlıyorum. 1990'lardan sonra tedarikçiler alışık olmadığımız uygulamalar talep etmekteydiler. Promosyonlar, insert iskontoları, aksiyon katılım bedelleri gibi. Bu uygulamalardan uzak kalıyorduk. Şimdi ise bu uygulamaların pazarlamanın önemli bir unsuru olduğunu görebiliyoruz. Perakende sektörünün bu gelişimi tedarik zincirinin verimliliğe odaklanmasını ve tedarikçinin satış kanallarını daha etkin bir biçimde kullanabilmesini de tetiklemiştir. Eskiden olduğu gibi tedarikçi ve perakendeci çekişmesinin bir şey kazandırmadığı artık görülebiliyor. Birisinin kazancı ötekinin kaybı değil. Birlikte çalışmanın önemi öne çıkıyor.

CİRO 25.5 MİLYAR TL İDİ
Biliyorsunuz, Migros bundan elli yıl önce perakende sektörünü organize edebilmek amacı ile devlet girişimi ile Türkiye'ye getirilmiştir. Koç Topluluğu'na geçtiği günden itibaren de sektörün tüm yeniliklerini başlatmıştır. Sektörün geldiği noktayı iyi değerlendirebilmek için size bir örnek vereyim. Düşünün perakende sektörünün o gün de öncüsü olan Migros'un bile, 1985'de semt mağazası kimliğinde 28 mağazası vardı. O yıl cirosu 25,5 Milyar TL idi. Tansaş henüz yoktu. Bugün Migros'un 557, Tansaş'ın 217 mağazası var. Bugün Migros'un ve Tansaş'ın yaklaşık 3 Milyar $ cirosu var. Şeref Başkanımız Rahmi M. Koç, perakende sektöründe oyuncu olmayı çok güzel tarif etmişti: "Perakende sektörü bisiklete binmek gibidir, pedal çevirmeden durmak olmaz." Perakendede yavaşlamak, düşmek demektir. Hep büyümek zorundasınız. 2002 yılından itibaren enflasyon ve faizlerin düşmesi ile perakende sektörü de farklı bir platforma taşındı. Bu devirde daha önce ikinci planda olan perakendeci teknikleri, birinci plana çıkmaya başladı. Stokları iyi idare etmek, kategori yönetimi, tedarik zinciri, lojistik, fiyatlama disiplini, müşteri memnuniyeti, mağaza yerleşim konsepti, müşteri sadakati, alışveriş keyfi gibi konular ön plana çıkmaya başladı. 2003 yılından sonra perakende sektörü müşteri memnuniyeti ve faaliyet kârlılığına odaklandı. Organize perakende işine baktığınız zaman 2 cephe söz konusudur. Ön cephe, herkes tarafından görülen, izlenebilen cephedir ki, burada ne değişiklik yapsanız, hemen fark edilir ve taklit edilebilirsiniz. Arka cephe, işin mutfağı ise; esas rekabetçi avantaj sağladığınız bölümdür. Kategori yönetimi,tedarik zinciri, bilgi teknolojisi ve tüm bu süreçlerin adaptasyonunu sağlayan tecrübe birikimi işin arkasındadır. Bugün Migros'ta ayda 12 milyon müşteri hareketinin izlendiği, 4 milyon Migros Club kartı olan müşteriye, kasalarda 2 milyon adet anında indirim yapabilen veri ambarı 5 terabyte'dır.

1 2 3 4 5
 
DİĞER HABERLERİ
 Bakkal amcadan hipermarkete
 2005'te iki büyük evlilik!
 Gıda harcaması 2.7 kat arttı
 Rekabet sarhoş etti
 Güvenlik krizi tadımızı kaçırdı
 Zorlandık ama inancımızı yitirmedik
 Organizenin payı halâ çok düşük
 50 yıldır buradayız, en hızlı büyüyenler arasındayız
 Türkiye'nin koşulları yordu, ama artık rahatız
 AB'ye hazırız, artık ihracata yükleneceğiz
 Kahve tiryakisi oldular
 Gıda denetimi için yeterli eleman yok
 60 yaşımızı tamamladık ama hâlâ genç bir grubuz
 Gıda mühendislerinin iş sorunu olmayacak
 Kiler her şehirde olacak
 Artık teknoloji emrimizde
 Bisküvi ve çikolatayla başladık 100 ülkeye ihracat yapıyoruz
 Ambalajlı ürün payı arttı gıdada ürünler çeşitlendi
 Bir alışveriş merkezi yılda 18 bin ziyaretçi ağırlıyor
 Küçüğüm, onun için ucuzum
 Alkollü içeceklerde önce evrim, sonra devrim oldu
 Çayda radyasyon, gıdada hormonu tartıştık
 Pasta büyüdü devler gıdaya yöneldi
 Tüketici yine kazanacak
 Hem gıdada hem perakendede büyüdü
 Onlar hastalandı, biz korktuk
 Yeni kategorilerle atağa kalktı
 Sadece üretmek yetmez, pazarı büyütmek gerek
 Ülker Holding
 Kooperatif döneminden modern mağazacılığa geçtik
 3.9 trilyon $'lık sektörde Türkiye'nin önemi artıyor
 AB, sofralarımızı değiştirecek
 Tansaş 20, Gima 49'unda devlerle evlendi
 
    Günün İçinden | Yazarlar | Ekonomi | Gündem | Siyaset | Dünya | Televizyon | Hava Durumu
Spor | Günaydın | Kapak Güzeli | Astroloji | Magazin | Sağlık | Bizim City | Çizerler
Cumartesi | Aktüel Pazar | Sarı Sayfalar | Otomobil | Dosyalar | Arşiv | Künye | Ana Sayfa
   
    Copyright © 2003, 2004 - Tüm hakları saklıdır.
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.
Üretim ve Tasarım   Merkez Bilgi Grubu