Uzmanlara göre doğum ayın, sadece burcunu değil, aynı zamanda ruhsal dünyayla olan bağını ve sezgisel gücünü de etkiliyor olabilir! Özellikle yılın üç ayı var ki, bu zamanlarda doğanların sezgileri çok daha güçlü, içgörüleri daha derin. Eğer bu özel aylardan birinde doğduysan, hissettiklerinin bir nedeni olabilir. Belki de içindeki o açıklayamadığın ruhsal farkındalık, doğum tarihinle doğrudan bağlantılıdır…
Tarih boyunca birçok kültür ve spiritüel gelenek, yılın belirli zamanlarının enerji ve ruhsal açıdan daha güçlü olduğuna inanmıştır. Elbette herkesin ruhsal bağlantılar kurma kapasitesi vardır; ancak uzmanlar, doğduğumuz ayın his dünyasıyla bağımız üzerinde etkili olabileceğini düşünüyor. Özellikle üç ay, doğan kişilerin ruhsal olarak daha güçlü olduğu zamanlar olarak öne çıkıyor.
EKİM: GÖRÜNMEYENLE GÖRÜNENİN ARASINDA BİR KÖPRÜ
Ekim ayı, fiziksel dünya ile ruhsal âlem arasında bir geçiş dönemi olarak kabul edilir. Mevsimlerin değişimiyle birlikte, kadim kültürlerde bu zaman "perdelerin inceldiği" dönem olarak adlandırılmıştır.
Ekim ayında doğan kişiler, bu geçiş enerjisiyle uyum içinde olduklarından sezgisel güçleri yüksek, bilinmeyene açık ve derin anlamları fark etme konusunda doğuştan yetenekli olarak tanımlanır.
MART: YENİDEN DOĞUŞUN VE RUHSAL UYANIŞIN ZAMANI
Mart ayı, Kuzey Yarımküre'de İlkbahar Ekinoksu'nu karşılar. Bu da ışığın karanlığa galip geldiği, doğanın uyanmaya başladığı bir dönemi temsil eder. Spiritüel geleneklerde Mart, ruhsal uyanışın ve içsel dönüşümün habercisi sayılır.
Bu ayda doğan kişiler sıklıkla "eski ruhlar" olarak tanımlanır. Empati yetenekleri yüksek, hayal gücü kuvvetli ve ruhsal konulara ilgi duyan bu insanlar, hayatın ve ölümün döngüsel doğasına karşı derin bir sezgiye sahiptir.
ARALIK: SESSİZLİĞİN İÇİNDEKİ BİLGELİK
Kış aylarının gelişiyle birlikte doğa yavaşlar, gece uzar, kar toprağa yumuşak bir örtü serer. Aralık ayı, bu dingin atmosferiyle içe dönmeyi ve düşünmeyi teşvik eder.
Aynı zamanda yılın sonuna yaklaşılan bu dönem, birçok inanca göre ruhlar âlemiyle bağlantı kurmanın daha mümkün olduğu bir zaman olarak görülür.
Aralık'ta doğanlar genellikle derin bir içsel bilgelik taşır. Fazla konuşmasalar da söyledikleri dikkat çeker. Sanki geçmişle ve görünmeyenle doğuştan bir bağları varmış gibi bir ağırlık ve anlam taşırlar.
Bu üç ayda doğanların ortak özellikleri; sezgisellik, içsel denge, ruhsal merak ve görünmeyeni fark edebilme becerileriyle öne çıkmalarıdır.
Elbette her birey eşsizdir ve ruhsal gelişim sadece doğum ayıyla sınırlı değildir. Ancak doğum tarihimizin, dünyaya geldiğimiz enerjisel frekansla ilgili ipuçları taşıdığı da göz ardı edilmemelidir.