Osaka Üniversitesi'ndeki araştırmacılar, germ hücreleri, yaşlanma ve cinsiyet arasındaki ilişkiyi inceleyen yeni bir çalışma yayımladı. Yayınlanan çalışmada elde edilen verilere göre; özellikle bir vitaminin yaşam süresini büyük oranda uzatabileceği keşfedildi. Peki bu hangi vitamin ve ömrü nasıl uzatıyor? İşte cevabı...
Nothobranchius furzeri türü olan ve killi balıkları olarak da bilinen bir tür üzerinde çalışma yaptı. Araştırmada yer alan Dr. Tohru Ishitani, "D vitamini tedavisi her iki cinsiyette de N. furzeri'de yaşam süresini uzattı," dedi.
12 Haziran'da Science Advances dergisinde yayımlanan çalışma, "ortalama yaşam süresinin dişilerde %7, erkeklerde ise %21 oranında uzadığını" sonucuna vardı.
Dr. Ishitani, "Aşırı D vitamini tedavisi killifish'in ömrünü uzatmadı, bu yüzden uygun miktarda tedavi etmek önemliydi," diye açıkladı.
Ayrıca, "D vitamininin aşırı artışının farelerde yaşam süresi üzerinde olumsuz etkisi olduğu da bildirilmiştir," ancak "uzun süredir takviye olarak kullanılan D vitamini, miktarı doğru olduğu sürece sağlık üzerinde çok az olumsuz etkiye sahiptir" diye belirtti.
Killi balığı, haftalarla ölçülen olağanüstü kısa ömürleri sebebiyle yaşlanmayı analiz eden bir çalışma için yararlı bir ölçüt oluşturmaktadır. Araştırmacılar, biyolojik tepkileri karşılaştırmak için hem dişi hem de erkeklerde germ hücrelerini çıkardılar.
Dişi killi balıklarında yapılan bu çalışmada; "germ hücrelerinin çıkarılması yaşam süresini kısalttı, östrojen düzeyini düşürdü ve insülin benzeri büyüme faktörü 1 (IGF-1) sinyallemesini artırdı" bildiriminde bulunuldu. Buna karşılık, erkeklerde germ hücrelerinin çıkarılması sağlıklarını iyileştirerek D vitamini sinyallemesini artırdı ve sonuçta uzun ömür sağladı.
Boston Üniversitesi D vitamini, Cilt ve Kemik Araştırma Laboratuvarı'nda D vitamini araştırmaları uzmanı Dr. Michael Holick, D vitamini sürecini "Güneş ışığından cildinizde D vitamini ürettiğinizde veya onu yuttuğunuzda, karaciğerinize gider ve burada 25-hidroksi D vitamini olarak dönüştürülür, ancak sonra böbreğinize gider ve burada 125-dihidroksi D vitamini olarak aktifleştirili. Bu, D vitamininin aktif formudur ve sinyallemeye neden olur, D vitamini reseptörü ile etkileşime girerek nükleusa gidip genetik bilgiyi açığa çıkarır. D vitamini "tek başına etkisizdir, önce karaciğerde sonra böbrekte aktifleştirilmesi gerekir" diye açıkladı.
Dr. Holick, son çalışmanın bulgularını şaşırtıcı bulmadığını, çünkü D vitamininin yararlı etkilerinin ve uzun ömürle bağlantısının "iyi belgelenmiş" olduğunu belirtti.
C. elegans solucanları üzerine yapılan önceki bir çalışmanın, D vitamini verildiğinde daha uzun yaşadıklarını gösterdiğini belirtti "çünkü hayvanın protein durumunu iyileştirdi." Ayrıca, Endokrin Derneği'nin son D vitamini önerilerini vurguladı: "Genel popülasyonda 75 yaş ve üstü kişilerde, mortalite riskini azaltma potansiyeli nedeniyle ampirik D vitamini takviyesi öneriyoruz."
Dr. Holick ekledi, "D vitamini durumunuz ne kadar yüksekse, mortalite riskiniz o kadar düşük olur. Ve bunun tüm yaşlar için geçerli olduğuna inanıyorum." D vitamininin nörobilişsel işlevi iyileştirebileceğini, miyokard enfarktüsü ve tip 2 diyabet riskini azaltabileceğini ve otoimmün bozukluklar riskini düşürebileceğini vurguladı.
Benzer şekilde, Purdue Üniversitesi Profesörü Majid Kazemian Perşembe günü Newsweek'e gönderdiği bir e-postada şunları söyledi: "D vitamini eksikliği birçok hastalıkla ilişkilendirilmiştir ve bir steroid hormon olarak D vitamini, anti-inflamatuar ve yaşlanma karşıtı etkiler dahil olmak üzere birçok hücresel süreci etkiler."
Ayrıca diğer çalışmaların bulgularına işaret etti. Fareler ve diğer hayvan modellerinde yapılan çeşitli çalışmalar, D vitamini eksikliği veya reseptörünün veya aktivasyon enzimlerinin inaktivasyonu nedeniyle yaşlanma ile ilişkili semptomlar ve erken yaşlanma göstermiştir.
D vitamini hem üretilebilir hem de yutulabilir. Dr. Holick'e göre: "Güneş ışığından cildinizde D vitamini ürettiğinizde, vücudunuzda ağız yoluyla takviye olarak aldığınızdan iki ila üç kat daha uzun süre kalır. Ancak her gün D vitamini alırsanız, bu bir sorun değildir. "
"Ancak güneş ışığı, yalnızca cildinizde D vitamini üretmekle kalmaz, aynı zamanda birçok başka potansiyel olarak önemli etkilere sahip olduğuna inanıyoruz." Mantıklı güneş maruziyetini tavsiye ediyor.