Sabahları vazgeçemediğiniz o içecek, sandığınızdan çok daha fazlası olabilir. Kore'de yapılan yeni bir araştırma, günlük sadece iki fincan tüketiminin, vücudu tip 2 diyabetin en önemli habercilerinden biri olan insülin direncine karşı %23 oranında koruyabileceğini ortaya koydu. Üstelik sade haliyle tüketildiğinde bu etki daha da artıyor. Hangi türü içtiğiniz ise tüm farkı yaratıyor! Detaylar şaşırtıcı…
Yeni bir Kore çalışmasına göre, düzenli kahve tüketimi insülin direnci riskini önemli ölçüde azaltabiliyor. Günde iki fincan kahve içen bireylerde insülin direnci gelişme riskinin %23 oranında azaldığı belirlendi.
İnsülin direnci, tip 2 diyabetin en önemli öncülerinden biri olarak bilinirken, kalp hastalıkları, metabolik sendrom ve kilo artışı gibi birçok sağlık sorununa da zemin hazırlayabiliyor.
KAHVE TÜKETİMİ VE İNSÜLİN DİRENCİ ARASINDAKİ İLİŞKİ
The Nutrients dergisinde yayımlanan geniş çaplı araştırma, Kore'de 19 ila 64 yaş aralığındaki 7.000'den fazla bireyi kapsıyor. Çalışmanın odak noktası, kahve tüketiminin miktarı ve türü ile insülin direnci riski arasındaki bağlantıydı. Sonuçlar, kahve tüketiminin yalnızca keyifli bir alışkanlık olmadığını, aynı zamanda önemli sağlık yararları da sunduğunu gösterdi.
Özellikle kadınlar için bu fayda daha da belirgin hale geliyor. Kadınlarda günde üç veya daha fazla fincan siyah kahve tüketiminin insülin direnci riskini %34 oranında azalttığı gözlemlendi. İki ya da daha fazla fincan tüketen kadınlarda ise bu oran %36'ya kadar çıktı.
KAHVENİN ETKİSİ NEREDEN GELİYOR?
Kahvenin insülin duyarlılığı üzerindeki etkisi henüz tam olarak açıklanamasa da, uzmanlar bu durumun kahvede bulunan kafein, antioksidanlar ve anti-enflamatuar bileşenlerle ilgili olabileceğini düşünüyor. Bu maddelerin glukozun kana karışmasını yavaşlattığı ve hücrelerin insüline verdiği tepkiyi iyileştirdiği tahmin ediliyor.
SİYAH KAHVE İÇENLER KİMLERDEN OLUŞUYOR?
Araştırmada kahveyi yoğun şekilde tüketen bireylerin demografik özellikleri de incelendi. Günde üç fincandan fazla kahve içenler genellikle daha yaşlı, evli, yüksek gelirli erkeklerden oluşuyor. Bu bireylerin alkol tüketimi daha yüksek, tansiyon teşhisi alma oranı daha fazla ve genellikle daha az uyuyorlar. Ayrıca bu grupta vücut kitle indeksi (BMI) daha yüksek ve fiziksel aktivite seviyeleri daha düşük.