Mutluluk hayatımızın önemli bir yerini kaplıyor. Mutlu olan insanlar hayata daha farklı bakar, hayattan zevk almayı fazlasıyla bilir. Peki mutlu olmanın yolları neler, ne gerçekten kısa mı sürüyor sizler için araştırdık.
HEM ÜZÜNTÜYE HEM DE MUTLULUĞA ALIŞIYORUZ
Bilimsel olarak hedonik adaptasyon adı verilen bu süreç, herhangi bir duygu durumuna karşı alışkanlık geliştirdiğimizi ifade ediyor. Bu kavrama göre hem üzüntüye hem de mutluluğa alışıyoruz. Böylece mutluluk hissi sandığımız kadar uzun sürmüyor.Bunun kötü olduğunu düşünebilirsiniz. Fakat tam aksine, mutluluğun kısa ömürlü olması, psikolojik sağlığımız için büyük bir önem taşır.
Böylece zihinsel bir denge kurabilir, yeni uyaranlara karşı kendimizi hazır hale getirmeyi sağlar. Üstelik adaptasyon sayesinde iyi veya kötü olan her şeyi geride bırakabiliyor, hayatlarımıza devam edebiliyoruz. İşte bu sayede alıştığınız mutluluk hissine karşı yeni mutluluklara yol alabilme şansına sahip olursunuz. Peki sizi en çok mutlu eden şey nedir? Yorumlara bekliyorum…
MUTLULUĞUN FORMULÜ NEDİR?
GÜLÜMSE
Gülümsüyoruz çünkü mutluyuz. Gülümsemek beynin dopamin salgılamasına neden oluyor bu da bizi daha mutlu ediyor. Araştırmacılar, gülümseme ve mutluluk arasındaki bağlantının, yüz ifadelerinin duygular üzerinde mütevazı bir etkiye sahip olabileceği "yüz geri bildirim hipotezine" atf edilebileceğini söylüyor. Tabii ki, her zaman yüzünüzde sahte bir gülümsemeyle dolaşmanız gerekmiyor. Ama bir dahaki sefere kendinizi kötü hissettiğinizde gülümseyin ve neler olduğunu görün. Ya da her sabah aynada kendinize gülümseyerek başlamayı deneyin.
BOL BOL UYUYUN
Modern toplumumuz bizi daha az uyumaya ne kadar yönlendirirse yönlendirsin, biliyoruz ki yeterli uyku hayati sağlığa, beyin fonksiyonuna ve duygusal esenliğe çok iyi geliyor. Kalp hastalığı, depresyon ve diyabet gibi kronik hastalıklara çok faydalı.
Daha iyi bir uyku rutini oluşturmanız için:
Her gece kaç saat uyuduğunuzu ve ne kadar dinlenmiş hissettiğinizi yazın. Uykunuzu izlemek için bir uygulama kullanmayı da deneyebilirsiniz.Hafta sonları da dahil olmak üzere her gün aynı saatte yatın ve uyanın. Yatmadan önceki saati sessiz zaman olarak ayırın. Banyo yapın, kitap okuyun veya rahatlatıcı bir şeyler yapın. Ağır yemek ve içmekten kaçının.Yatak odanızı karanlık, serin ve sessiz tutun.