Almanya'nın güneyindeki Bavyera eyaletinde yer alan ülkenin en yüksek dağı Zugspitze'de düzenlenen toplantıya, Dobrindt'in yanı sıra Fransa İçişleri Bakanı Bruno Retailleau, Polonya İçişleri Bakanı Tomasz Siemoniak, Avusturya İçişleri Bakanı Gerhard Karner, Çekya İçişleri Bakanı Vıt Rakusan ile Danimarka Göç ve Entegrasyon Bakanı Kaare Dybvad Bek ve AB Komisyonu'nun İç İlişkiler ve Göçten Sorumlu Üyesi Magnus Brunner katıldı.
Toplantının sonunda yapılan ortak yazılı açıklamada katılımcıların düzensiz göçü etkili bir şekilde azaltmak için birlikte çalışma konusundaki ortak iradelerini bir kez daha teyit ettiği belirtildi.
Açıklamada son 10 yılda Avrupa'ya yasa dışı yollardan giren çok sayıda göçmenin ülkelerin iltica ve uyum sistemleri üzerine baskı oluşturduğu, iç güvenliği zorladığı ve toplumda daha fazla kutuplaşmaya yol açtığı belirtildi.
Bakanların düzensiz göçe karşı mücadelede ortak öncelikler ve önemli tedbirler konusunda anlaştığı aktarılan açıklamada, AB Komisyonuna göç ve iltica reformunun tam olarak uygulanabilmesi için yeterli fon sağlaması çağrısında bulunuldu.
İnsan kaçakçılığıyla mücadele etmek için güçlü ve koordineli adımlar atılması istenilen açıklamada, bunun için tüm üye ülkelerin Bilgi Değişim Ağı'nı (SIENA) standart olarak kullanması gerektiği vurgulandı.
Açıklamada AB Komisyonu'ndan, Europol ile ilgili üçüncü ülkeler arasında kişisel verilerin değişimine ilişkin uluslararası anlaşmalar yapması talep edildi, ülkelerin mali soruşturmaları ve yasa dışı nakit akışların takibini artıracağı belirtildi.
Düzensiz göçmenlerin ülkelerine geri gönderilmesinin kararlı bir şekilde uygulanması istenilen açıklamada, aynı zamanda AB ve uluslararası hukuka uygun olarak üçüncü ülkelerde "geri gönderme merkezlerinin kurulması" ve Frontex'in görev alanının genişletilmesi gerektiği kaydedildi.
Açıklamada, Afganistan ve Suriye'den gelen düzensiz göçmenlerin de ülkelerine geri gönderilmesine imkan sağlanması istendi.
AB'nin dış sınırlarının etkin bir şekilde korunması talep edilen açıklamada, düzensiz göç akımlarını azaltmak için göçmenlerin geldiği ülkeler ile transit ülkelerle işbirliği içinde olunması gerektiği vurgulandı.
Açıklamada bunun için en önemli göç güzergahında yer alan üçüncü ülkelerle "stratejik ortaklıkların" önemli ölçüde genişletileceği kaydedildi.
