Oluşturma Tarihi 18 Aralık 2025 09:42
Raporda, düşen faiz oranlarının birçok ülkede tüketici işlemlerini destekleyeceği, Avrupa'da iş gücü piyasalarının ABD'ye kıyasla daha elverişli olacağı, Asya-Pasifik bölgesinde ise makroekonomik koşulların ülkelere göre ayrışacağı belirtildi.
Faiz oranlarındaki gerilemenin sağladığı uygun finansman koşullarının, teminatlı kredi yükümlülüklerinin performansını da desteklemesi bekleniyor. Daha yavaş ancak süren ekonomik büyüme ile kısa vadeli faizlerdeki düşüş, ticari gayrimenkul borçlularının refinansman imkanlarını artıracak olsa da, gecikme oranlarının yüksek kalacağı öngörülüyor. Özel kredinin büyümesi varlık kökenini giderek daha fazla etkilerken, yapay zeka ve bulut bilişime yönelik yüksek talep, birçok kurumsal varlığa dayalı menkul kıymet segmentinde kredi kalitesinin korunmasına katkı sağlayacak.
Raporda, ABD'de siyasi kutuplaşma ve değişen kamu politikalarının, zayıflayan iş gücü piyasası, yüksek borçlanma maliyetleri ve devam eden satın alınabilirlik sorunları nedeniyle tüketici ABS ve konut ipoteğine dayalı menkul kıymetlerde riskleri artırabileceği vurgulandı. Avrupa'da jeopolitik belirsizlik ve ticaret anlaşmazlıklarının ekonomik görünümü baskı altında tutacağı, Avustralya'da varlık performansının büyük ölçüde iyileşeceği, Japonya'da ise istikrarlı kalacağı ifade edildi. Çin'de mevcut otomobil ABS'lerinde performansın ılımlı şekilde bozulması bekleniyor.
Moody's, dijital dönüşümün de varlık performansında belirleyici olacağını belirterek, yapay zekanın kablosuz cihazlara entegrasyonu ve yüksek kapasiteli fiber bağlantı ihtiyacının kablosuz kule ve fiber ağ ABS'lerini desteklemeye devam edeceğini kaydetti. ABD'de veri merkezlerinin tek varlık, tek borçlu ticari ipoteğe dayalı menkul kıymetlerde temel bir varlık türü haline geldiği ve bu alanda finansman talebinin artacağı öngörüldü.
Makroekonomik projeksiyonlara göre, G-20 gelişmiş ekonomilerinde büyümenin 2026'da yüzde 1,5-1,6, gelişmekte olan ekonomilerde ise yüzde 4,0-4,1 aralığında gerçekleşmesi bekleniyor. ABD ekonomisinin 2026'da yüzde 1,9, Euro Bölgesi'nin yüzde 1,3, Çin'in yüzde 4,2 ve Hindistan'ın yüzde 6,5 oranında büyüme kaydetmesi öngörülüyor.