Miss Turkey 2024 yarışmasında, yüzlerce adayın arasından İdil Bilgen, 'Türkiye'nin en güzel kadını' seçilince ülke gündemine oturdu. Bunun birkaç nedeni var.
Öncelikle Bilgen'in sosyal medya ahalisi tarafından güzel bulunmaması. Onu Kemal Sunal'ın kadın kılığına girerek canlandırdığı 'Şabaniye'ye bile benzetenler oldu.
Bilgen'in babasının tanınmış bir büyükelçi olması tartışmayı alevlendirdi.
Bilgen'in babasının Ekim 2023'ten beri Türkiye'nin Kiev Büyükelçisi Mustafa Levent Bilgen olması 'yarışmaya torpil mi karıştı' iddialarını gündeme getirdi.
"Bu seçilmemiş sanki kayyum atanmış gibi" esprisi yapıp mevzuyu siyasete çekmeye çalışanlar bile oldu!
Sosyal medyada Berfu Yenenler, Selen Soyder, Gizem Karaca, Amine Gülşe ve Neşe Erberk'den oluşan jüriyi beğenmeyip, eleştirenler de vardı.
Güzellik yarışmalarının vazgeçilmez jüri üyeleri Hıncal Uluç ve yakın arkadaşı Ertekin Dinçay acaba hayatta olsalardı kimi seçerlerdi?
Tartışmaya ünlü hakem yorumcusu Ahmet Çakar bile katılarak şu açıklamayı yaptı:
"Ben kızımıza çirkin demiyorum; sevimli, tatlı, iyi huylu olabilir ama Türk genç kızını güzel olarak temsil etmesi... Dalga mı geçiyorsunuz, ben temsil etsem daha iyi be." Özetle Bilgen Türkiye güzeli seçildi diye sosyal medyada hunharca linç edildi, iyi mi?
Yapılan linci gördükçe eminim yarışmanın ikincisi Cemre Ülker kendini şanslı hissetmiştir. O da herhalde estetiksiz haliyle pek beğenilmeyecekti!
Öncelikle güzellik yarışmalarını kadını meta olarak lanse ettikleri için önemsemediğimi belirtmek isterim.
Kadın erkek fark etmez insan güzelliğini karşılaştırmak genelde sağlıklı sonuç vermiyor.
Kime ve neye göre güzel diye bu tartışma uzar gider.
Bir de yarıştırılan özelliğin doğuştan gelen bir özellik olan 'güzellik' olması da saçma.
Her neyse sonuçta güzellik yarışmaları var ve insanların da genel bir güzellik anlayışı var.
Demek ki, Bilgen genel anlamda güzel bulunmamış.
ESTETİKLİLERE ALIŞMIŞIZ!
Peki, genel güzellik kavramı nedir?
Bu da uzun bir tartışma konusu ama şunu belirtmek isterim; Türkiye'de güzellik yarışması kazanan birçok güzel estetik operasyonlardan geçti.
Yarışmayı estetikli halde kazananlar bile var! Bilgen ise estetik operasyon geçirmemiş gibi gözüküyor.
Ama topluma baktığınızda liseli kızlar bile artık estetik operasyon geçiriyor.
Botokssuz, silikonsuz, dolgusuz güzel yok gibi! Çoğu sanki aynı torna tezgâhından çıkmış gibiler! Çünkü belli, ünlü cerrahlar tercih ediliyor.
Yani Bilgen'in güzel bulunmamasının bir nedeni de toplumun estetikli güzellere alışmış olması.
Bu yarışmaya torpil karıştığına ise inanmıyorum. İdil Bilgen'in buna ihtiyacı yok gibi gözüküyor.
Koç Üniversitesi Tıp Fakültesi mezunu olarak hayatını garantiye almış, iyi bir ailede yetişmiş bir gençten bahsediyoruz.
Yani Bilgen'in güzellik yarışması üzerinden kendine kariyer kurmasına gerek yok. Belki de yarışmaya güzel bir anı olsun diye katıldı.
Ben, Bilgen'e bakınca ekranlarda doğal güzelliği görmeyi unutmuşuz gibi hissetim.
Dolgulu, silikonlu, botokslu güzelleri görmeye o kadar alışmışız ki, doğal güzelliği unutmuş bile olabiliriz.
Elbette Bilgen'den daha güzeller de var ama o da 'Şabaniye'ye benzetilmeyi hiç hak etmiyor.
Bilgen'in Şabaniye'ye benzetilmesi çok çirkin, kaba ve cinsiyetçi bir yaklaşım.
Yarışmanın ikincisi Cemre Ülker de eleştiri yağmuruna tutuldu.
