Çocukluğumdaki en karizmatik kahramanlardan biriydi Björn Borg... Kafasındaki bandından tutun da ismine kadar çok etkileyici bir figürdü. Siyah beyaz TV'de bir Baretta bir de Borg bana gayet renkli görünürdü. Buz adamdı bildiğin, en zor durumda bile panik olmaz, en stresli anda bile raketi titremezdi. 1974-81 arasına 14 Grand Slam zaferi sığdırdı.
Sonra Stefan Edberg geldi. Becker ve zamanın diğer yıldızlarına karşı fanatik Edberg taraftarıydım. 1985-96 arasında altı Grand Slam kazandı. Dokuz yıl dünya sıralamasında hep ilk beşte kaldı. 1980'lerde yedi Grand Slam kazanan Mats Wilander vardı sonra.
İsveç teniste ekol bir ülkeydi. Erkeklerde, 1974'ten 1992'ye kadar 76 Grand Slam'in 24'ünü kazandılar. 1988'de Edberg ve Wilander dört Grand Slam'i birden kazanıp İsveç dominasyonunu perçinlemişti kortlarda. Ama ne olduysa ondan sonra oldu. Thomas Johansson'un 2002 Avustralya şampiyonluğu, İsveç'in son Grand Slam zaferiydi. 2009 ve 2010'da Fransa'da final oynayan ve dünya dört numarasına çıkan Robin Soderling'den sonrası ise tam bir kabus...
Halen ilk 100'de hiç bir İsveçli yok. Fransa, İspanya gibi ülkelerin, tenisteki başarısını incelemek için uzmanlar gönderdiği İskandinav fırtınası, artık mazide bir anı... Peki bu keskin düşüşün nedeni ne?
Soderling'e göre en büyük neden, modern tenisin gereklerine uygun hocalar çıkmaması. Tenis hocalarının kendini yenileyemediği görüşünde Soderling. Bu konuda kafa yoranların en çok altını çizdiği sorunsa, tembellik. Genel refah seviyesi çok yüksek olan bir ülkede, gelecek kaygısı diye bir şeyle hiç tanışmamış insanları, büyük fedakârlık gerektiren yıpratıcı bireysel sporlara yönlendirmek giderek zorlaşıyor. Benzer bir sorun nicedir yüzmeyi de etkiliyor. Büyük şampiyon Sarah Sjöström, ülkesinin havuzda uzun yıllardır tek tesellisi..
Spora gönül verenler de artık futbol, buz hokeyi ya da golfle ilgileniyor. Zira gençlere rol model olacak büyük tenis yıldızları artık yetişmiyor. Bazı uzmanlarsa, iki faktörün eş zamanlı gerçekleştiği görüşünde. Tenis eskiden sadece zenginlere yönelik dar kapsamlı bir sporken, zamanla çok daha geniş kitlelere yayıldı. İsveç'teki gerileme ile diğer ülkelerin yükseliş trendi çakışınca da bir anda ekol bir ülke kortlardan silindi gitti.
Şu veya bu nedenle İsveç çeliğini andıran raketler, artık anılarda yaşıyor. Ve bu durum; Borg gibi Edberg gibi irade, yetenek ve serinkanlılığın bileşimi karizmatik şampiyonları izlemiş kuşakların canını çok fena yakıyor.
