Okullar 12 Eylül itibariyle açılacak. Ancak bu hafta birçok okulda uyum süreci başlıyor. Özellikle okula yeni başlayacak çocuklar için bu süreç çok önemli. Adaptasyon haftası; miniklerin okulla bağ kurmasını, arkadaşları ile tanışmasını, sınıf ortamını tanımasını ve ailesinden ayrı vakit geçirebilmesini deneyimlemelerini sağlayarak ilerideki dönemlerin daha rahat geçmesini sağlayacaktır. Tabii, okula uyum sürecinde, okul yönetimi, öğretmenler ve velilerin davranışları büyük önem taşıyor. Peki, sürecin en az sorunla atlatılabilmesi için neler yapılabilir? Okula uyum en sağlıklı şekilde nasıl geçirilir? Tüm sorularımızı uzmanlara sorduk.
ASLI KARASAÇ ÖZKAYA (UZM. KLİNİK PSİKOLOG)
UYKU SAATLERİNİ DÜZENLEYİN
"Uzun bir yaz tatilinden çıkıp kuralların ve sınırların biraz daha esnek olduğu bir döneme veda edip okul sürecine başlamak pek çok çocuk için özellikle de okula yeni başlayacak olan yaş dönemi için zorlayıcı ve kaygı verici olabiliyor.
Yaz döneminde uyku saatlerinin esnekliği, rutinlerin bozulması ve sorumlulukların azalmasından söz edecek olursak bazı çocuklar için okula başlangıç ve uyum hem aileleri hem de çocuğu etkileyen bir dönem olarak karşımıza çıkabilmektedir. Her zaman önerdiğimiz nokta yaz döneminde ipin ucunu çok bırakmadan kuralları esnetmek ama kontrollü bir şekilde bunu yapmak, yeni dönemdeki zorlukları en aza indirgemek için en önemli tedbirdir. Yeme içme, uyku ve oyun saatlerini, bilgisayarla baş başa kalma sürelerini vb her şeyi yaz dönemi ve tatil anlayışı ile esnetmek ama kontrollü bir esneklikten söz etmek doğru olacaktır. Bunu hayata geçiren ebeveynlerin okula uyum süreci daha kolay olmaktadır, çünkü çocuk birdenbire çok büyük bir değişimin içine girdiğini hissetmeyecektir. Ayrıca hiç bir anne ve baba unutmamalıdır ki, kurallar ve sınırlar çocuğu her zaman kendini güvende hissettirir. Diğer türlü evdeki konfor alanını bırakmak onu oldukça zorlayacak ve bu esneklik okulların başlaması yüzünden elinden gitti düşüncesiyle hem anne babaya hem de okula öfke duymaya başlayacaktır. Burada önemli olan faktörlerden biri anne ve babanın tutumudur. Eğer anne ve baba, kaygılı ve endişeli bir tutum sergilerse çocuk büyük olasılıkla aynı ruh haliyle bu döneme başlayacaktır. Uyum süreci de aynı şekilde sancılı geçecektir.
SEVDA BAKIREL (PSİKOLOG)
AİLELER KAYGILI GÖRÜNMEMELİ
"Anaokulu ve ilkokula başlayacak çocuklarda sürekli anne baba ile birlikte hareket etme, ayrılmama isteği gayet normal bir süreçtir. Başlangıçta çok istekli gibi görünse de, sonralarda okula gitmek istememe, ağlamalar ve fiziksel rahatsızlıkları dile getirebilir. Aileler bu durum karşısında kaygılı davranarak okula göndermemezlik yaparak bu davranış alışkanlık haline gelebilir. Uyku problemleri de bu süreçte karşılaşılacak sorunlar arasında yer alabilir. Bu geçiş döneminin kolaylıkla atlatabilmesi için çocuğunuzun kendi gelişim dönemini dair bilgiler edinebilirsiniz. Okul ortamına hazırlayıcı etkinliklerde bulunmak yardımcı olacaktır. Resim çizmek, duyguları hakkında konuşmak, oyun oynamak ve hikayeler okumak yardımcı etkinliklerdendir. Motivasyonunu artıracak okul materyallerinden faydalanmanız ve kendi okul hayatınıza dair anılarınızı da paylaşmak faydalı olacaktır.
ÖĞRETMEN VE AİLE İŞ BİRLİĞİ ÖNEMLİ
Okula uyum sürecinde öğretmenlerin ve okul yönetiminin yapması gerekenler her yaş grubundaki öğrencilerin gelişim ve uyum süreciyle alakalı detaylı bilgiye sahip olmalıdır. Öğretmen ve öğrenci arasındaki güvenli bağın kurulmuş olması eğitim ve öğretim sürecindeki başarıyı ortaya çıkaracak ruhsal bir yatırım olacaktır. Çocukların duygularını paylaşabileceği ortamlar oluşturulmalıdır. Uyum sürecinde öğretmen ve aileler iş birliği içerisinde olmalıdır."
OKULU ONUNLA BİRLİKTE GEZİN
Çocuğun okula başlangıç sürecinde anne-babaların yapması gerekenler; okulu öncesinde çocukla birlikte gezmek özellikle okul öncesi yaş grubu için ve okula yeni başlayacak çocuklar için oldukça etkileyici ve durumu kolaylaştıran bir aktivitedir. Okulu beraberce gezin, öğretmeniyle tanışın ve sakin bir beden diliyle okula giriş çıkış saatlerini ve sorumluluklarını ona anlatın. Çocukların en büyük kaygılarından biri onlar okuldayken anne ve özellikle okula gitmeyen bir kardeş evdeyse onun evde neler yapacağı ve neleri kaçırdığıdır. Eğer anne işe gidiyorsa çocuğa bundan bahsetmek, "Sen okuldayken baban ve ben de iş yerinde olacağız ve sen geldikten sonra bizim de iş yerinde işlerimiz biter bitmez evde buluşuyor olacağız" gibi net olan rutinler çocuğu her zaman güvende hissettirir, bunlardan bahsetmek çok işe yarayacaktır.
ÇIKIŞ İÇİN PLAN ŞART
Bununla beraber süreci kolaylaştıran diğer bir noktada çocukla okul bitimi için sözleşmek, plan yapıp o planı hayata geçirmek olacaktır. "Okul çıkışı seni alırım birlikte en sevdiğin yerde yemek yedikten sonra eve geçeriz ne dersin" bunu sizin de çok istediğinizi mutlaka belirtin çünkü çocuk aksi takdirde bunu kullanmaya başlayıp her istediğini okul çıkışı yaptırmak üzere kendini kabul ettirme aşamasına geçebilir. Her zaman olmamakla birlikte onun uyumlu olduğu zamanlarda bunu yapmak daha doğru olacaktır.
Okula uyum sürecinde öğretmenlerin ve okul yönetiminin sevgi dolu, kucaklayıcı ve empati kurarak çocuğa yaklaşmaları çocuğun ihtiyacını karşılayan en önemli noktalardan biridir. Kurallar tabi ki önemlidir ama özellikle küçük yaş dönemi için her zaman sarıp sarmalayan bir otorite çocuğa kendini iyi hissettirecektir."
KIRTASİYE ALIŞVERİŞİNİ BERABER YAPIN
Aynı şekilde okul alışverişi ve okul ihtiyaçlarını çocukla birlikte yapmak, o günü keyifli geçirmek, kullanacağı şeyleri kendisinin seçmesini sağlamak çocuğun zihninde pozitif bir etki bırakacaktır. Ayrıca çocuğun okula direnci konusunda en önemli ipuçlarından biri şudur; tüm yaşıtlarının ve tüm arkadaşlarının da onun gibi şuan okula başlayacağı bilgisini çocuğa vermek. Çocuk yalnız değilim psikolojisinden çıktığı zaman adaptasyon süreci daha da kolaylaşmaktadır. Örneğin en yakın arkadaşının adını verip "Biliyor musun o da sabah senin gibi anne ve babasıyla beraber okula gitmiş" gibi cümleler çocuğa çoğu zaman iyi gelmektedir.