Doç. Dr. Pehlivanoğlu, "Diz kireçlenmesi, diz ekleminin içindeki kıkırdakların hasarına ve buna bağlı eklem sıvısının eksilmesine bağlı olarak eklemi oluşturan kemiklerin birbirine sürterek hareket etmeye başlamasına ve bu durumun da hastaya ciddi ağrı vermeye başlamasına sebep olan durumdur. Diz kireçlenmesi eklemin içinde başlayıp, sonrasında dışındaki dokularda da ağrı, şişlik ve iltihaba sebep olur. Diz kireçlenmesi genelde orta-ileri yaş hastalarda başlayan; yüksek kilo, genetik-ailesel sebepler ve geçirilmiş travmalara bağlı ortaya çıkmaktadır. Ancak daha genç hastalarda da iltihaplı romatizma, diz eklemini oluşturan kemiklerin kırıkları, doğuştan gelen kemik eğrilikleri, gut hastalığı, diyabet, obezite neticesinde de ortaya çıkabilmektedir. Diz kireçlenmesi hastaların yüzde 70'den fazlasında 55 yaş üzerinde tespit edilmektedir.
HASTAYI HAREKET EDEMEZ HALE GETİREBİLİR
Şiddetlenip, hastayı hareket edemez hale getirebilir. Diz kireçlenmesinin başlangıç tedavisi, ağrı kesici, iltihap giderici ilaçlar, kremler, ağızdan alınacak takviyeler ve soğuk uygulama ile semptomların ortadan kaldırılmasına yöneliktir. İlaç tedavilerinden fayda görmeyen ya da az fayda gören hastaların dizlerine kortizon, lokal anestetik, hyaluronik asit ve PRP gibi enjeksiyonlar uygulanabilir. Uygun hastaların dizlerine uygulanacak kök hücre enjeksiyonu, onarıcı ve tedavi edici etkiye sahip olabilmektedir. Ameliyat dışı yöntemlerin işe yaramaması halinde en başarılı ve altın standart olan tedavi seçeneği, diz protezi (artroplasti) ameliyatıdır. Diz protezi ameliyatı, çok hızlı sonuç alınan ve bu sonucun hasta tarafından da net bir şekilde görüldüğü bir ameliyattır. Hastalar ameliyatın ertesi günü ayağa kaldırılır" dedi.
