Avni Aker'de 1 puan yetmez

Bu hafta oynanacak Trabzonspor-F.Bahçe maçı nasıl geçer?
Trabzonspor bir kan değişimine gitti. Ligde 2'de 1 yaptılar. Trabzonspor'un hedefi tabii ki Avrupa kupaları ve Fenerbahçe'yi yenerek camiaya moral kazandırmak istiyor. Fenerbahçe içinse ligin mesafesi kısaldı ve liderle 6 puan fark var. Üstelik sadece bir rakibi yok sarı-lacivertlilerin. Beşiktaş ve Antalya, hatta alttan Bursaspor da yavaş yavaş geliyor. Dolayısıyla iki takım için de sezonun en kritik maçlarından bir tanesi. Trabzonspor kazanıp moral bulmak istiyor. Zirveden uzaklaşmak istemeyen Fenerbahçe'ye ise bir puan bile yetmeyecek. Geriye düşen takımın oyun disiplininden kopabileceği ve öne geçenin avantaj sağlayacağı bir maç olacak. Bu olayın teknik yönü. Psikolojik olarak bakınca yoğun baskılı olacak bir maç. Dilerim ki yıllardır süren güzel rekabet bu maçta da kazasız belasız devam eder.

Fenerbahçe, Bate Borisov karşısında aşırı soğuk bir iklimde mücadele edecek. Sarı-lacivertliler ilk maça nasıl bir taktikle çıkmalı?
Öncelikle rakibi bizler çok iyi bilmiyoruz. Teknik adamlar muhakkak incelemişlerdir. Kaldı ki bildiğim kadarıyla bu sezonki ilk resmi maçlarını oynayacaklar. Maçın deplasmanda olması nedeniyle orta sahayı kalabalık tutup bu kez 3 forvetle oynamayacaklarını düşünüyorum. Kocaman, Kuyt'ı bu maç dinlendirebilir gibi geliyor bana. Bu tabi teknik adamın tasarrufu. Saha zemini ısıtmalı olduğu için buzlanma söz konusu değil gibi görünüyor. Fenerbahçe pas takımı olduğu için bu işine yarayacaktır. İlk maçın orada olması da bir avantaj. Hava soğukluğuna gelince artık oyuncular günümüz futbolunda bu tür durumlara alışkınlar.

EMRE'YLE RAKİBE BASKI DAHA KOLAY
Emre Belözoğlu'nun gelişiyle takımda bir şeylerin değiştiği hemen göze çarpıyor. Sahada takıma liderlik eden Emre, Fenerbahçe'nin kaybetmek üzere olduğu ruhu geri mi getirdi?
Ben böyle şeylere katılmıyorum. Ruh, duruş bunlar her takımda ve oyuncuda olması gerekenler. Ancak Emre fit durumda geldi. Fenerbahçe onun gelişi sonrası oyunu daha rahat rakip alana yıkabiliyor. Sakinliği de önemli. Geçmişteki hırsının sahaya olumsuz yansımasını atlatmış gördük. Dileriz devamı da böyle olur çünkü gerçekten katkı sağladığını görüyoruz.

HASAN ALİ KALDIRIM KONUSU TARTIŞMAYA AÇIK
İlk yarıda neredeyse tüm maçlarda forma giyen Hasan Ali'nin iki maçtır kadroda olmamasını nasıl yorumluyorsunuz?
Önce teknik olarak cevap vereyim. 11 oyuncunun dışında bir kaleci 6 da yedek oturtuyorsunuz. Dolayısıyla Kocaman'ın birinci sol beki Ziegler gibi gözüküyor. Caner de hem bek hem önde oynayabildiği için kulübeye onu koyuyor. Bu teknik olarak Kocaman tarafından bakınca doğru. Ancak iki maçtır 18'e girmemesi ve girmeyen oyuncunun sürekli 11 elemanı olması özel bir sağlık sebebi yoksa tabii ki tartışmaya açık bir konu. Ama detayını bilemediğimiz için şu an sadece teknik olarak yorumlayabiliyoruz.

G.SARAY'DA KENARDA OTURTACAK FORVET YOK!
Didier Drogba'nın gelişi sonrası Fatih Terim'den nasıl bir sistem bekliyorsunuz?
Sistem maç maç değişecektir. Örneğin Akhisar karşısında 4-4-2 oynayabilirler. Fatih Terim orada Drogba ve yanında Elmander, Burak veya Umut'tan birini kullanabilir. Şunun altını çizmek lazım. Şu anda yedek forvet diye bir şey yok Galatasaray'da. Burak formda. Drogba zaten çok önemli bir isim. Elmander ve Umut da formayı Burak'a verirken kötü durumda değillerdi. Galatasaray'ın farklı güçlerdeki rakiplerinin, oyun düzeni ve oyuncu tercihi konusunda etkili olacağını düşünüyorum.

YÜZYILIN PASLARINI DENEDİ
Wesley Sneijder'i 11'de çıktığı ilk maçta nasıl buldunuz?
G.Saray, Avrupa'da ve ligde birkaç kez denediği formatla başladı geçtiğimiz hafta. Sneijder olduğu için öyle oynadı ve bunda da başarılı oldu. 4-5-1'e döndü. Bu hafta takım savunmasını ne kadar iyi yaptıklarını da gösterdiler. Sneijder'in yükselecek formu pozisyon sayısını artıracaktır. Sneijder önemli bir oyuncu. Sahaya çıktığında beklentilerin yüksek olduğunu düşündüğü için hep risk alıp araya oynamak istedi. Başka bir deyişle yüz yılın paslarını atmaya çalıştı. Zamanla daha basit oyuna dönecektir. Kuvvetlendiği ve kondisyonu normale döndüğü zaman da ceza alanı çevresinde riskler alacaktır.

SCHALKE ÇANTADA KEKLİK DEĞİL
Schalke büyük bir kriz içinde... Bu durum G.Saray için avantaj mı?
Schalke'nin ligde iddiası yok ama sonuçta bir Bundesliga takımı. Kadrolarında zafiyet olsa da Şampiyonlar Ligi'ne ayrı konsantre olacakları kesin. Fatih Terim ve oyuncular kamuoyunda favori olarak gösterilmelerine rağmen rakibi hafife almayacaklardır. G.Saray en az Antalyaspor maçındaki ciddiyetle oynamak zorunda. Oynayacaktır da. Yoksa Schalke maçtan önce elenecek bir takım değil. Kamuoyunun söylediği gibi çantada keklik de değil. Ama G.Saray şu an moral ve form olarak rakibinden iyi durumda.

BEŞİKTAŞ İSTEDİĞİ STATTA OYNAMALI
Stadını yenileyecek olan Beşiktaş'a F.Bahçe'den "Saracoğlu'nda oynayabilirsiniz" yanıtı geldi. Bu durum hakkında ne düşünüyorsunuz, sizce bu durum sıkıntı yaratır mı?
Hiçbir sıkıntı yaratmaz. Yaratmamalı da. Beşiktaş, Şükrü Saracoğlu'nda veya TT Arena'da, her yerde oynayabilmeli. Türkiye artık bunları aşmak zorunda. Beşiktaş en değerli kulüplerden bir tanesi. Beşiktaş bence nerede isterse orada oynamalı. Beşiktaş Türk futbolunun en kaoslu dönemlerinde mütevazı ve barışçıl tavrını hep korumuştur. Bu yüzden Beşiktaş'a Türkiye'de hiçbir stat kapılarını kapatmamalı.

SİNAN KURUMUŞ'A BABASI AYBABA GİBİ DAVRANMAZ!
Samet Aybaba, Elazığ deplasmanında ilk yarıda yaptığı hamleyle maçı kazandı. Aybaba'nın genç Sinan'ı 40'ta oyundan almasını doğru buluyor musunuz? Bu tür genç oyunculara nasıl davranmak gerekir?
Sinan'a babası Samet Aybaba'nın davrandığı gibi davranmaz. Bundan iki ay önce alt ligde, belki de A2 takımında oynayan oyuncuyu transfer ediyor, İnönü'de oyuna sokuyor, Elazığ'da oyuna başlatıyor. Oyundan çıkarması da doğal. Aybaba'nın hamlesi doğru bir hamleydi. Sinan da buna zaten saygı gösterecektir. Samet Aybaba'yı geçen hafta eleştirdik ama bu hafta oyuna yüz yüz hükmetti.

AZİZ YILDIRIM TRABZON'A GİTMEMELİ
Tolunay Kafkas, "Fenerbahçe düşmanımız değil, rakibimiz" diyerek sarı-lacivertlilere zeytin dalı uzattı. Yaşananların ardından bu gelişmeleri nasıl yorumluyorsunuz?
Aynı şeyi Fenerbahçe cephesinden de bekliyorum. Trabzon bu ülkenin en değerli kulüp ve şehirlerinden bir tanesi. Tolunay Kafkas da zaten centilmen bir adam. İnşallah yazının başında da söylediğim gibi bu konular kapanır. Sadri Şener'in demecine de katılıyorum. En azından şu an Aziz Yıldırım'ın Trabzon'a gitmemesi (Gideceğini sanmıyorum) doğru olur.