SALI günü Sabah'ın gusto yazarı Ahmet Örs ile sohbet ediyorduk. Laf döndü dolaştı sağlıklı yaşam ve zayıflama endüstrisine geldi: Doktorlar, diyetisyenler, bin bir çeşit ilaç ve ürün... Tıp adına konuşan bu uzmanlar bir sırrı gayet iyi saklıyor. Üstelik bu 'sır' apaçık ortada olmasına rağmen müthiş bir maharetle gizleniyor: Genetik!
Genetik özelliklerimizin sağlığımıza etkisi hep göz ardı ediliyor, ettiriliyor...
Biz bunları düşünürken dün Haşmet Babaoğlu aynı konuya temas etmez mi! (Vatan, 6 Eylül)
George Johnson adlı ABD vatandaşı, her türlü zararlı yiyeceği afiyetle midesine indirmesine rağmen 112'sine kadar yaşamış... Otopside organlarının gayet iyi olduğu ortaya çıkmıştı. "Bu haber gazeteler tarafından ya küçük görülecek ya da görmezden gelinecek, diye tahmin etmiştim, öyle de oldu" diyor Babaoğlu.
Her gün çarşaf çarşaf sağlıklı beslenme haberleri yaparsan... Ondan sonra "Sağlıksız beslenen adam 112 yaşında öldü" diyebilir misin?
Bir et-yemezin ya da 20'li yaşlarındaki futbolcunun damar tıkanıklığına bağlı kalp krizinden ölmesini nasıl açıklarsın?
"Genetiğin etkisi" dedin mi, adama "Bu ne perhiz, bu ne lahana turşusu" diye sorarlar. İyisi mi susarsın ve okurların oburca tükettikleri sağlıklı yaşam haberlerine devam edersin.
Alan razı, satan razı; biz de tutmuş gerçeği arıyoruz.