Temmuzu boş geçiyorlar.
Öyle ya, bayram üstü, bayram, bayram altı... Sıcak bir yandan...
Ağustos yemeğine Temel Reis ev sahipliği yapacakmış.
Menüyü merak ettim.
"Maklube" mi ikram edecek, "keşkek" mi, "mıhlama" mı?
Muhalif basının çok önem vereceği bir konudur.
Çünkü ortaya gene dişe dokunur bir şey çıkmayacak, gene havanda su dövülecek.
Tövbe, anayasa konuşulacakmış.
Anayasa taslağı yazılmayacak, yalnızca konuşulacak.
Bunların bir de komisyonu varmış, "yasal reformlar güçlendirme komisyonu"...
Kürt meselesini de Meclis'te komisyon kurarak çözeceklerdi ya...
Bu komisyon "kısmi anayasa değişiklik teklif taslağı" üzerinde çalışıyormuş.
Laflar çok parlak, çok cafcaflı doğrusu.
Ama sıkı durun, mevcut Anayasa'nın ilk 75 maddesi değişmiyor!
Yani yeni bir anayasa değil, olsa olsa bir "rötuş" söz konusu.
Kurumları güçlendireceklermiş.
Onca atıp tuttular, iş geldi rötuşa bağlandı.

***

Komisyon, Siyasi Partiler Kanunu ve Seçim Kanunu üzerinde de çalışacakmış.
Seçim barajını hepten kaldırırlar mı, yoksa yüzde 7'den yüzde 3'i indirirler de dostlar alışverişte mi görür?
Partide "lider sultasına" son verebilirler mi?
Böyle bir durumda ilk "giden" Kemal Bey olur.
Acaba "kurultay erteleme yetkisi" gibi bir siyasi rezalet ortadan kalkar mı?

***

Daha ilginç sorular çıkıyor ortaya...
HDP kapatılırsa ne yapacaklardır?
Fetullah ölürse halleri nice olacaktır?
Seçimi kazanamayınca masa "konken masasına" mı dönüşecektir?
O yemekleri yapan kadınların emekleri boşa mı gidecektir?
Bunlar anayasa referandumuna gidene kadar Biden gider de Trump geri gelirse Ünal ikinci kere emekli mi olacaktır?
Günün birinde gerçekten bir seçim vaadi hazırlayabilecekler mi, ortaya seçmenin ilgisini çekecek bir proje koyabilecekler mi?
Bakınız, adayları kim diye sormadım.
"Yüzünde ne yazıyor" onu bilmek isterim.
Bizimkinde "la havle ve la kuvvete illa billah- ül aliyy-ül azim"...