Arkadaşmız Yavuz Semerci Türk gazetelerinin tiraj krizini irdeledikten sonra Amerikan tarzı "Fonksiyonel Gazetecilik"e takıldı ve bunu "Ne nerede izlenip, ne nerede kaça yenilir" diye sundu.
Yavuz Semerci'ye göre bu kadar yoksulu ve işsizi bol bir ülkede, böyle şeylerle ilgilenenlerin sayısını abartmamak gerekiyormuş.
Fonksiyonel gazete, sade varlıklının değil, işsizin ve dar gelirlinin de hayatına ışık tutabilir.
Bütün mesele gazetenin bir işe yaraması.
Bu kadar yoksulu ve işsizi bol bir ülkede cep telefonları neden 20 milyonun üzerindeki bir kitle tarafından kullanılıyor?
Bakın işte... İTO'nun yaptırdığı araştırmaya göre, mesela gecekondularda işsizlik yüzde 2, her evde en az bir kredi kartı var. Bunların yüzde 20'si araba sahibi, yüzde 80'i büyük marketlerden alışveriş ediyor.
Yani cep telefonunun, kredi kartlarının bu kadar heyecanla pazarlandığı bir ülkede, gazete satış servislerinin de, yazı işlerinin de bunlara bakıp, yeni yöntemler bulmaları ve heyecanlanmaları gerekiyor.
