Bütün engellemelere rağmen üçüncü havalimanının temelini attık. Tamamlandığında havacılık alanında ülkemizi ilk 5'e çıkaracak bu 3'üncü havalimanının niceliğinin büyüsüne kapılıyor ama asıl büyük kırılmayı sağlayacak etkisini yeterince önemsemiyoruz.
İstanbul, havayolunun küresel kavşağı haline geliyor ve bu durum, sadece bu kenti değil, etrafındaki kentleri de farklı bir lige taşıyor. Mesela Bursa gibi Türkiye'nin bana göre ikinci büyük ekonomisi, küresel aktör olma yolunda altın fırsat sahibi oluyor.
Çünkü havayolu kavşağına sadece 150 km mesafede bir kent olarak uygarlık projeleri için "yol" imkânı buluyor.
Yol, ekonominin kan damarlarıdır. Dilediğiniz kadar kan üretin, eğer bunu taşıyacak damarlarımız yoksa sağlıktan söz edemeyiz.
Türkiye, her yeni kuşağı, bir öncesinin üstüne "zenginlik" katan bir süreçten geçiyor. Bugün şirketleri kuran "babalar" ve bunları geliştiren "oğullar" sonrasında, daha iyi eğitim almış, interneti bilen, küresel rekabeti tanıyan "torunlar" yönetimi ele almaya başladı.
Her kuşak bir önceki çıtayı yukarı taşıyadursun, üçüncü kuşağın geri gittiği yegâne ilimiz İzmir.
Bunun sosyo-kültürel şartları bir yana, İzmir'in suyolu dışındaki "erişilebilirliği", göreceli olarak diğer illerimizin gerisinde...
30 yıl öncesinde "Enternasyonal Fuar" ile Türkiye'nin Batı'ya açılan kapısı ve modern yüzü olan İzmir'in, yeniden şahlanışa geçmesi açısından dün temeli atılan dev proje, bir kırılma noktası oluşturacak.
Türkiye'nin ekonomi başkenti ve küresel finans merkezi olma yolunda hızla ilerleyen İstanbul'un, 3,5 saat gibi bir mesafede İzmir'e bağlanıyor olması, bir kentin kaderini "olumlu yönde çevirecek" çarpan etkisine sahip olacak.
Bugün, aracın cinsine bağlı olarak 8-10 saat arasında ulaşılan güzergah, 60 ay sonra 3,5 saatte aşılabiliyorsa, İzmir'den İstanbul'a göçen sermayenin de tutumunu değiştirebilecek. Yalnızca İzmir değil, fakat aynı zamanda Körfez'in köprüyle geçilecek olması, bu güzergâh üzerindeki bölgeleri, başka bir "ekonomik zenginliğe" taşıyacak.
Ülkenin ekonomi merkezlerinden Bursa'nın halen 3,5 saat olan ulaşım süresinin 1 saate inmesi, tarım ve otomotiv sektörleri için "altyapı bonusu" gibi bir etki yaratacak.
Doğu-Batı aksında TEM ne kadar önemliyse, Kuzey-Güney aksında İzmitİzmir Otoyolu, o kadar önemli ve stratejiktir. Şimdi bu aks, üçüncü havalimanı ile küresel aktörlerin bulunduğu iklimin bir parçası haline geliyor.
Bursa'nın kent aklı, temeli atılan 3'üncü alanın bitiminden önce Bursa'nın küreselleşme yolundaki bu fırsatını daha şimdiden görmek, uygun stratejileri üretmek zorundadır.
