Ankara'da geçen yıl, garibanlara faizle para veren Kemal M. isimli 'ikrazatçı'yı, yani bir tefeciyi deşifre ettik diye polis bizi çete üyesi yapmıştı…
Hem de hiç bir delili olmadan,
Kemal M. kendisiyle ilgili yapılan haberlere tek satır tekzip bile göndermemişken…
Neyse,
Bizi çeteye monte eden polisle ilgili açtığımız dava da diğeri de sürüyor…
Aziz Nesinlik ibretlik bu olayı sırası gelince kahramanlarıyla birlikte yazacağız elbet.
Şimdi gelelim esasa...
***
Benim derdim büyük…
Hatay'da milleti birbirine kırdırma tezgahına taktım çünkü.
Bir de düşerek hayatını kaybeden 22 yaşındaki Ahmet Atakan için yazılan palavralara ve kışkırtanlara…
***
Provokatör medyayı ve yaptıklarını dün yazmıştım…
AMK'nın
Sözcü'sü başta olmak üzere,
Hürriyet, Cumhuriyet, Taraf, Yurt, Aydınlık, Birgün, Sol, Evrensel ve Özgür Gündem gibi gazetelerin kalkışma amaçlı manşetlerine
savcılar niye göz yumuyor acaba?
Niye?
***
Biz, dar gelirli vatandaşın elinden her şeyini alan bir tefeciyi haber yaptık diye uyduruk çeteye yardım etmiş sayıldık.
Ama Hatay'da düşerek öldüğü görüntülerle sabit olan Ahmet Atakan için, "Katil polistir" diyenlere niye kimse bir şey yapmıyor…
Bu gazeteler hala milleti kışkırtıp duruyor.
Atılan bu manşetler yüzünden İstanbul, Ankara, Adana gibi iller karıştı.
Hatay'da kardeş kavgası çıkması için kampanya şeklinde yalanlar yazılıp çiziliyor.
Savcılar nerede?
***
Amaçları belli;
"Daha fazla ölüm olsun", onlar da bu kanın üzerinden "hükümeti devirsin!"
İstedikleri bu… Eskiden darbeye bel bağlayanlar, şimdi insanların kanı üzerinden hesap yürütüyor.
Bunu görüp anlayan yok mu?
***
Vatansever Türk savcıları nerede?
Cidden merak ediyorum.
Bu hainlik, sosyal medyada isyana dönüştü.
Yalan habercilik ve provokasyonlarla halkı nefrete teşvik edenlerin peşine niye düşülmüyor?
***
Biz, Yurt Gazetesi sahibi Durdu Özbolat'ın arkadaşı olan tefeci Kemal M.'nin marifetlerini yazdığımız için çeteci ilan edildik!
Hem de ortada bir çete yokken.
İçeri alınanların hepsi de dışarı çıkmışken...
Yazdıklarımız 'Söz uçar yazı kalır' misali ortada iken.
***
Onların her gün attığı başlıklar da arşivlere girdi…
Mesela önceki gün, Hatay'da binadan düşerek hayatını kaybeden Ahmet Atakan için,
Yurt gazetesi, "Polis öldürüyor AKP yalanlıyor",
Aydınlık, "Katil Belli",
Sözcü, "İleri demokrasi bir can daha aldı",
Cumhuriyet, "Uyanın Ahmet'i de öldürdüler" manşetleriyle ülkeyi karıştırdılar.
Nerede savcılar?
***
Aynı gazeteler gencin düşme görüntüleri ortaya çıkınca dün ağız değiştirdi.
Aydınlık, İçişleri Bakanı Muammer Güler için,
"Cinayeti savundu" başlığını attı.
Sol,
"Gazcı bakan halkı suçladı" dedi.
Durdu'nun gazetesi Yurt da "Sıkıyönetim" manşetiyle çıktı…
Cumhuriyet ise "Polis şiddetini aklama çabası" başlığıyla provokasyonuna devam etti…
Bu yalan ve kışkırtmalara dur diyecek kimse yok mu sahi?
***
Bir kan emiciyi deşifre ediyoruz çeteci oluyoruz…
Adamlar yayınlarıyla can alıyor, ülkeyi savaş alanına çeviriyor, yetmiyor polisleri yaralıyor, onlara ses yok...
Niye acaba?
