Dün mahkeme celbi geldi.
Her zamanki gibi gidip ifademizi savcıya vereceğiz…
Eşeklik etmişiz!
Bu adama laf edilir mi?
Eşi bile davacı olmuş.
Haklılar!
Hem iftira atmış, Hem hakaret etmişiz.
Hem de böylesine kibar birine...
Adamın ağzından hep bal damlar!
Yalan konuşmaz(!) İftira atmaz(!) Kimseye küfretmez(!) Dürüst ve kibar biridir(!) Evrensel değerlere de sıkı sıkıya bağlıdır…
Özgürlükçüdür!
Hele 'ifade özgürlüğü' deyince akan dereleri durdurur!
'Ağzı var dili yok'tur onun.
Mübarek bir zattır(!) İşte böyle birine hakaret etmişim!
Beni sürüm sürüm süründürmeli.

***

Dava edenlerden biri Selvi Hanım!
Diğeri ise kocası KeMal!
Kimi 'Yatık Kemal' der ona.
Kimi 'Çarkçı Kemal.' Kimi de CHP'nin müdürü…
Her neyse!
Demokrat adamdır!
"Şu oyu almasam istifa ederim" diyerek racon keser, girdiği tüm seçimleri kaybeder ama yine de yerinde durur.
Koltuğa yapışmıştır.
Gürsel Tekin ve Muharrem İnce gibi partinin ağır toplarını yemiştir.
Kimsenin de sesi çıkmamıştır.
Basın özgürlüğünün yılmaz savunucusu Kemal Kılıçdaroğlu'na bu lafları etmeyecektim!
Dilimi eşek arısı soksun.
Erdoğan'a 'diktatör' diyenler adama tek kelime etmiyor.
Ben hâlâ "Kumpas kaset tezgâhıyla kurulduğu koltuğu bırakmaz" diyorum.
Benimki de kafa işte.
Halbuki sana ne ulan!

***

Adama ettiğimiz laflara bakın!
"Kemal aynı Kemal...
Şişe dibi gibi gözlüklerin modeli değişti.
Kafa aynı kafa. O hiç değişmedi…"
Rahmetli Savaş Ay'ın A Takımı programındaki kılık kıyafetinden söz etmişiz.
Ama fırça bıyık demeyi unutmuşuz.
Neyse...
SSK Genel Müdürü olduğu dönemi anlatırken de, "Etrafı b.k götürüyo, adam 'tın'.
Sanki sorumlu o değil de bir başkası! Savaş Ay'ın sorularını muzipçe gülümseyerek cevaplardı.
Zarar katrilyonları aşmış, umurunda değildi ki!"
Belli ki bu sözlerime de alınmış.
Bir de "Bir kaset operasyonuyla CHP'nin başına geçti. FETÖ partiyi ona teslim etti.
O da partiye Alevileri doldurdu" demişim…
En çok da rezidans kraliçesi Gamze İlgezdi'ye ait BUZ Rezidans'tan kızı Zeynep Kılıçdaroğlu'nun, damadı Cenk Nadir'in ve Özel Kalem Müdürü Ömer Tuncay Ceylan'ın lüks daireler aldıklarını yazmama sinir olmuş.
Hele "Aslında CHP'nin iki patronu var. Biri FETÖ. Diğeri de Selvi Hanım. Bunu herkes biliyor.
Bu adam SSK'yı bitirdiği gibi CHP'yi de bitirdi vesselam" sözlerimle adamı kudurtmuşum.
Vallahi haklı(!) Ayıp etmişiz(!) Yoksa 'basın özgürlüğü'nün yılmaz savunucusu beni mahkemeye verir miydi?

***

Kılıçdaroğlu, Beceriksiz değil!
Küfürbaz değil!
Politik niteliksiz biri de değil!
Koltuk sevdalısı ise hiç değil.
Baykal üzerinden CHP'nin ele geçirilmesi operasyonunda da onun rolü yoktu(!)
Haliyle karın ağrısı da yok!
Recep Tayyip Erdoğan için "Milletin anasını belleyenlerin adayı" demekle kastettiği şey başka şeymiş!
Tecavüzcü yeğeni de yoktur.
Hakaret ve iftiradan uzak durur!
Genel Müdürlük yaptığı dönemde SSK'ya altın çağını yaşatmıştır(!) Siyasi rakiplerine, 'namussuz', 'geri zekalı', 'cahil', 'şerefsiz', 'diktatör bozuntusu' gibi seviyesiz laflar da etmemiştir.
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın ölmüş annesine de küfretmemiştir!
Yatık Kemal, Çarkçı Kemal yakıştırmasını onu çekemeyenler uydurdu.
Yanlış yaptık KeMal!
Geç kalmadan mahkemeye gidip ifademizi verelim bari…