Dünya Sağlık Örgütü (WHO) her yıl trafik kazalarında 1.2 milyon kişinin öldüğünü ve 50 milyondan fazla kişinin yaralandığını tahmin ediyor. Bu rakamların önlem alınmadığı taktirde hızla artması bekleniyor. Otomotiv firmaları uzun yıllardır trafik kazalarının önlenmesi için araştırmalar yapıyor. İnsanların bir otomobilde ölmemesi ya da ciddi şekilde yaralanmaması için çalışıyorlar. Uzun vadede hedefleri ise kaza yapmayan otomobiller... Bugün birçok otomobil markası yeni nesil güvenlik teknolojilerini standart olarak sunuyor. Peki bu güvenlik teknolojileri sürücüye nasıl yardımcı oluyor?
Otomatik çarpışma önleyici sistem: Entegre radarlar ile çalışan sistem, sürüş istikametinde yolu tarıyor ve sürücüye üç aşamalı olarak destek sağlıyor: İlk aşamada sürücü öndeki araca çok fazla yaklaşılması halinde sesli olarak uyarılıyor. İkinci aşamada sürücünün tepki vermemesi durumunda frenler sistem tarafından devreye sokuluyor. Öndeki araç ile olan mesafenin iyice azalması halinde ise üçüncü aşama devreye giriyor. Fren şiddeti sistem tarafından artırılıyor. Çarpışma olmadan otomatik olarak duruyor.
Yorgunluk algılama sistemi: Sürücünün sürüş stilini algılayan sistem, sürüş bilgilerini sürekli denetliyor ve direksiyon hareketlerinin zayıflaması halinde sürücüyü görsel ve işitsel olarak uyarıyor. Trafik işareti tanımlama sistemi: Kameraları kullanan sistem, hız sınırı tabelalarını tanımlayarak bu bilgiyi sürücüye aktarıyor.
Şerit takip uyarı sistemi: Aracın şeridin dışına çıktığını algılayan sistem sürücüyü uyarıyor. Otomobil şeritten çıkmak üzereyken ekstra direksiyon torku uyguluyor ve otomobili kendi şeridi içinde tutuyor.
Kör nokta uyarı sistemi: Sürücünün göremediği kör noktalarda bir aracın bulunması halinde sürücüyü görsel olarak uyarıyor. Sürücünün görsel uyarıyı dikkate almadan şerit değiştirmeye kalkması halinde ise sesli uyarı devreye giriyor.
Otomatik uzun far asistanı: Karşıdan gelen sürücünün sürüş güvenliği için kısa ve uzun huzmeli farların geçişini otomatik olarak ayarlıyor. Uzun huzmeli farlar açıkken karşıdan bir aracın gelmesi halinde kısa huzmeli farlara otomatik olarak geçiş yapıyor.
Yaya ve bisikletli algılama sistemi: Sistem yayalar, bisikletliler ve hayvanlar için algılama ve otomatik freni içeriyor. Gün ışığında olduğu kadar karanlıkta da başarılı sonuç veriyor.
HEDEF SIFIR KAZA
1970'den beri trafik kazalarını araştıran İsveçli otomotiv devi Volvo yaptığı çalışmalarla güvenli otomobillerin geliştirilmesine öncülük ediyor. Volvo Car Türkiye Genel müdürü Frank Versaevel, 2020'ye kadar bir Volvo otomobil içerisinde hiçbir ciddi yaralanmanın olmayacağı ve hiç kimsenin hayatını kaybetmediği bir geleceği hedeflediklerini söyledi. Versaevel, "Volvo Cars'ın XC90'la başlayan ve S90'la devam eden yeni nesil otomobilleriyle hiç kaza yapmayan otomobiller üretme hedefinde başarıyla ilerlediğini gösteriyor. Kulağa bir hayal gibi gelen bu misyona ulaşmada vizyonumuzu daha da genişleterek ilerlemeye devam ediyoruz" diyor.
HER ŞEY SÜRÜCÜYE YARDIM İÇİN
Toyota araçlarında, Geliştirilmiş Akıllı Ulaşım Sistemi'ni (ITS) kullanmaya başladı. Japonya'da standart hale gelen 760 MHz frekanslı ITS sistemi sayesinde diğer araçlardan veri alınıp, onlara veri gönderilebiliyor. Toyota'nın, üç modeline ITS bağlantı sistemini entegre ederek, sürücüye yardımcı olan ve dünyada ilk kez seri üretim otomobillerde bu sistemi kullanan ilk marka olduğu belirtildi. Bu ileri güvenlik yardımcısı sayesinde sürücü, otomobilin sensörlerinin algılayamadığı tehlikeler ve uyarılar hakkında bilgi alabiliyor. Bu bilgiler araçtan-araca, araçtan-dış altyapıya veya dış altyapıdan-araca gönderilebiliyor. Alınan veriler arasında trafik ışıklarının durumu, kör noktadaki araçlar ve yayalar gibi kritik detaylar bulunabiliyor. Bu tür durumlarda sürücü sesli ve görsel olarak uyarılabiliyor. Toyota bu sayede trafik kazalarının yüzde 40'ını kapsayan kavşak kazalarını azaltmayı amaçlıyor.
