Mehmet Dülger, Kemal Derviş, Onur Öymen, Yaşar Yakış, Murat Karayalçın gibi politikacıların, Alman Hıristiyan Demokrat Parti Başkanı Angela Merkel'i "iyice sıkıştırdıkları" sırada "bir espri" ortalığı kahkahaya boğdu:
- Kusura bakmayın... Sizi bombardımana tutmuş gibi olduk. Bayan Merkel "yok, yok" dedi:
- Ben Türkiye'ye bilgi almaya geldim.

***
Angela Merkel "Türkiye'nin AB üyeliğine" karşı. "Size özel statü verelim" diyor. Yani "ağıza bir parmak bal çalmak." CHP Milletvekili Onur Öymen'in tepkisi: - Adenauer, sizin partinizin yetiştirdiği en büyük devlet adamı... Türkiye'yi Avrupa'ya davet eden o oldu... Ama ne kadar acıdır ki, yıllar sonra aynı partinin başkanı olan siz, Türkiye'nin AB üyeliğine karşı çıkıyorsunuz.

***
Bayan Merkel bazı "korkulardan... Şüphelerden" bahsetti. TBMM Dışişleri Komisyonu Başkanı Mehmet Dülger sordu: - Hangi korkular, hangi şüpheler?.. AB bir medeniyetler çatışması mı, yoksa medeniyetler buluşması mı?.. AB Ortadoğu, Kafkaslar, Balkanlar ve Asya'da etkili olmak istiyor... Bizsiz bu mümkün mü?

***
Bayan Merkel: - Size AB içinde özel statü tanınırsa, her şey mümkün olabilir. Dülger: - Hayır, hayır... Biz özel statü değil, AB karar mekanizmalarında eşit haklar istiyoruz... Bu konuda Avrupa'nın bize verdiği sözler var... Bizzat sizin Başbakanınızın sözü var.

***
Sohbetin "bu safhasında" Angela Merkel'in söylediği sözler çok önemli: - Her söylenene inanmayın. "Yarının Başbakan adayı" bayan Merkel'in bu sözlerinin "siyaset dilinde tercümesi" şu: - Avrupa size yalan söylüyor.

***
Gerçekten "Avrupa mı bize yalan söylüyor?" Yoksa "Bayan Merkel" mi? "Birilerinin" yalan söylediği muhakkak.

***
Alman Büyükelçiliği'nde önceki gün Angela Merkel onuruna bir davet verildi. "Yazdıklarımız" o davetten. Dün CHP Milletvekili Kemal Derviş'le konuştuk. "Yalan... Dolan... Çifte standart" konusunu açtık. Derviş: - Bayan Merkel'e katılmıyorum... Avrupa'yı iyi biliyorum... Türkiye'ye karşı ılımlı görüşler de var, üyeliğimizi uzun vadeye yaymak isteyenler de... Ama güçlü Avrupa'nın ancak Türkiye ile birlikte kurulacağını savunanlar da var.

***
Kemal Derviş: - Türkiye'nin Avrupa yolculuğu uzun vadeli yolculuk... Bu işin üstesinden geleceğiz... Karamsarlığın zamanı değil... Türkiye'nin ihtiyacı özgüven... Kendimize güvenelim... Ve AB olayını iç politika malzemesi yapmayalım.

***
AB konusu gerçekten "oy için... Seçim için" malzeme yapılacak bir konu değil. Ama bizim AB üyeliğimiz "Avrupa'da seçim malzemesi" oldu bile. Dün bu konuda Kemal Derviş bize şunları söyledi: - Bayan Merkel'in sözleri maalesef kısa vadeli, aşırı muhafazakar ve seçime dönük... Türk düşmanlığı yapmıyor, dine dayalı farklılığın sözcülüğünü yapıyor... Seçim için yapıyor.

***
Madem "seçim" konusu açıldı... Öyleyse, Mehmet Dülger'in "bayan Merkel'e söylediklerini de" yazmak gerek: - Türkiye'yi, kısa vadeli seçim hesaplarına alet etmeyiniz.

***
Türkiye'nin "Avrupa yolculuğunun" uzun bir geçmişi var. Hedefe yaklaşıldıkça "oyunlar... Yalanlar... Entrikalar... Çifte standartlar" bitmek bilmiyor. Yapılacak iş, Kemal Derviş'in dediği gibi "bu işi siyaset malzemesi yapmadan, yola devam etmek."