DENİZLİ

Denizli'den telefon geldi. Konuştuk, kapattık, bir telefon daha geldi.
Denizli Sanayiciler ve İşadamları Derneği (DESİAD) Başkanı Gültekin Okay Salgar arıyordu.
DESİAD Genel Sekreteri Oktay Mersin arıyordu.
"Gelmelisiniz" diyorlardı.
"Olur" dedik ama "gün" vermedik.
Onlar "olurumuzu" sağa, sola söylemişler.
"Başka telefonlar" yağmaya başladı.
Kimi "Denizli'de iyi şeyler oluyor" diyordu.
Kimi "tekstil sektörü grip oldu, ateşi giderek yükseliyor" şeklinde konuşuyordu.
Ve direksiyonu Denizli'ye çevirdik.

***
Denizli'de çok şey gördük.
Ama bir şeye hayran kaldık.
O da Denizlililer arasındaki "uyum, yardımlaşma, birlikte iş yapma arzusu ve uzlaşma..."
Bir "Denizli Platformu" kurmuşlar.
Her ay "gündemli olarak" toplanıyor.
"Sekreterya" görevini yapan "Platform Sözcüsü" her yıl değişiyor.
Platforma Belediye Başkanı da katılıyor, Ticaret ve Sanayi Odası Başkanları da, Mermerciler, Dericiler, Tekstilciler Oda Başkanları da, Gazeteciler Cemiyeti Başkanı da, Borsa Başkanı da, öteki sivil toplum liderleri de.
"Ne yaparsak Denizli daha iyiye gider" diye tartışıyorlar.
Sorunları masaya yatırıp, çözümü birlikte arıyorlar.

***
Denizli Platformu sanki bir "yerel parlamento."
"Tartışma" var.
Ama "kavga" yok.

***
"Ortak akıl" diye işte buna denir.
Kentin "değişik siyasi görüşteki kanaat önderleri" el ele vermişler.
Denizli'yi birlikte yönetiyorlar.

***
Denizli Valisi Gazi Şimşek "deneyimli bir yönetici."
"Denizli'de küs olmayı yasakladım" diye güldü.
Denizli'nin "bu yönünden" alınacak çok ders var.