Pazartesi akşamı Çayyolu'nda, Metiş Sitesi'ndeydik. Bir dostun evinde ve aile ortamında.
Site "güvenlikli."
Ama birkaç gün öncesine kadar "daha da güvenlikli" imiş.
Mehmet Ağar'ın villası da bu sitede olduğu için "polis kulübesi" varmış.
Ağar'a tahsis edilen "güvenlikçiler" varmış.
Tabii bu durum "siteyi daha korumalı hale getiriyormuş."

***
Mehmet Ağar DYP'nin 6 Ocak'ta yaptığı kongrede "Genel Başkanlığı bırakınca..."
Ankara-Metiş Sitesi'ndeki evini taşımış... Ankara'dan ayrılmış.
Evin önündeki "polis kulübesi" boşalmış tabii.
Şimdi sitede "evin satılacağı, acaba kaça gideceği, yeni komşunun kim olacağı" konuşuluyor.

***
Prof. Tansu Çiller Çayyolu'nda (Bilkent'te) villa almıştı.
Genel başkanlığı sona erip de İstanbul'a dönünce "sattı."
Mesut Yılmaz Ankara'da yıllarca "kirada oturdu."
Nihayet Çayyolu'nda (Angora'da) bir villa sahibi oldu.
Ama daha taşınamadan "ANAP Genel Başkanlığı'ndan ayrılıp, İstanbul'a gitti."
Ve Çayyolu'ndaki villayı da "sudan ucuza" sattı.

***
Şimdi Çayyolu'nda tek genel başkan var.
Yıllarca Çankaya-Oran'da oturan Baykal, yaklaşık 1 yıldır Çayyolu'nda. (Angora'da)

***
"Daha eskilere" gidecek olursak...
Demirel hiç "kirada" oturmadı. Turgut Özal ise Ankara'da ev almadı. Önce "kirada" oturdu, sonra da "Başbakanlık Konutu'nda... Köşk'te." Alpaslan Türkeş "tapulu evindeydi."
Prof. Erbakan da öyle.

***
Recep Tayyip Erdoğan'a gelince...
"Kirada oturmaya" devam.