CHP ve MHP lideri, koltuğu kaybetmemek, Erdoğan'la yarışa girmemek için 'Çatı Aday' olarak mecburen İhsanoğlu ismini buldu. Fakat bu süreç CHP'ye yaramayacak. Şimdiden çatırdamaya başladılar.

Her ne kadar "Siyaset üstü isim" deseler de halkın seçeceği bir Cumhurbaşkanlığı yarışının siyasi bir yarışa dönüşeceğini onlar da çok iyi biliyor. Başbakan Erdoğan ise AK Parti'nin Çankaya Köşkü adayını 1 Temmuz'da açıklayacaklarını söylüyor.

Başbakan, CHP'li bazı vekillerin "Kesinlikle istemeyiz" dediği İhsanoğlu ismi üzerinden polemiğe girmiyor. Kendisini 'Düşman' gibi görmeyen siyasi rakibine, o da aynı üslupla yaklaşıyor.

Önce adaylığının resmiyet kazanmasını bekliyor. Erdoğan siyaset nasıl yapılır cümle aleme gösteriyor. Gazeteciler ne sorarsa sorsun "Çatı Aday" konusunda kararı milletin sandıkta vereceğini söylüyor, o kadar.

Başbakan Erdoğan, bazılarınca üslubunun "sert" olması yüzünden eleştiriliyor. Hele 'Pop sosyolog', Salı günleri midesine kramp girdiği için TV izlemediğini bile yazdı.

Salı Gruplarında Kılıçdaroğlu ve Bahçeli'nin çok yumuşak, sakin, hakaretsiz, küfürsüz üsluplarına hiç laf etmiyorlar(!) Sadece varsa yoksa "Başbakan Erdoğan çok asabi."

Halbuki Kılıçdaroğlu Genel Başkan olduğu günden bu yana her Grup toplantısına, Başbakan Erdoğan'a hakaret ederek başlıyor ve hakaret ederek bitiriyor. Başbakan da Kılıçdaroğlu'nun ve Bahçeli'nin Grup Toplantıları'nda kullandığı üsluba denk sert cevaplar verince, "Sinirli Başbakan" oluyor.
Başbakan Erdoğan, kendisine haksız ithamlarda bulunulmadıkça ve hakaret edilmedikçe, yumuşak üslubunu koruyor. İhsanoğlu ili ilgili de şimdiye kadar tek bir 'sert' söz kullanmadı.
Niye? Çünkü kendisine hakaret edilmedikçe, sert sözler söylenmedikçe buna gerek duymuyor.

Mesela CHP'den İhsanoğlu'na "Aman ha Başbakan'la polemiğe girme" denildiği yazıldı.
Zaten "Benden politikacı olmaz" diyen İhsanoğlu da polemiğe girmeyeceğini belirtmiş.
Ki son iki yıla kadar da bu üslubu sürdürdüğüne tanığız.
İhsanoğlu ismine bugüne kadar Başbakan Erdoğan hiç ses etmedi ama 42 eski ve yeni CHP milletvekili Ekmel Bey'e demediğini bırakmadı. Yok efendim "Ekmel Bey miting yapmasın", "Bize MHP adayını dayattılar", "Ekmel Bey'in hitabeti iyi değil konuşmasın" bile dediler.

Susarak, miting yapmadan, seçmene hitap edilmeden yürütülen bir seçim kampanyası olursa tarihe geçer.
Siyasetteki gerilimin toplumu da gerdiğini, Türkiye'nin daha sakin bir politik gündeme sahip olmasını isteyenler, en başta kendi adayları Ekmel Bey'e bakıp onu örnek almalı. Çünkü siyaseti geren muhalefet.

Onlar hakaret etmedikçe karşılarında sert bir uslup da oluşmuyor. "Katil", "Hırsız", "Diktatör", "Yalancı", "Sahtekar" "Bölücü" gibi hakaretler karşısında tebessüm edecek hiçbir lider yoktur.

Ama tahminim CHP'liler, Ekmel Bey' in "çatı aday" kimliğini örnek alacaklarına Ekmel Bey üzerinden bölünmeyi tercih edecekler…