İki hafta önce ekranlarda bir "ilk" yaşandı. Bir haber bülteni ilk kez tüm programlar arasında reyting birincisi oldu. Bu büyük onuru yaşayan Star Ana Haber'di. Erdoğan Aktaş ve ekibinin habercilik başarısının yanı sıra bültenin rakiplerinden önce yayına girmesi, büyük bir avantaj getiriyordu. Bir zamanlar Show Ana Haber'i zirveye taşıyan kriminal olaylar ağırlıklı ve bizim sektörde "cayırtılı" diye tabir ettiğimiz aksiyon görüntülerinden oluşan haber bantları hazırlanıyordu. Bültenin, haberleri dövecek gibi okuyan çatık kaşlı sunucusundan kurtulmuş olması da avantaj oluşturmuştu. Bütün bunlar bir araya gelince Star Ana Haber büyük oynamaya başladı. Ancak geçen pazar günü bültendeki kurguyu çok yadırgadım. Bize iletişim fakültesinin ilk gününden itibaren "haber hiyerarşisi" öğretilmişti. Sözkonusu mecra gazete ise: önemli haber, önemsizin üstünde ve daha iri puntolu bir başlıkla sunulmak zorundaydı. Yok eğer televizyon bülteniyse; o zaman da önemli haberin, nispeten önemsiz olandan daha önce verilmesi gerekiyordu. Ama Star Ana Haber'in editörleri pazar akşamı bu kuralı tepetaklak ettiler. Bültenin en önemli haberi bir Kuran kursunda imamın 14 yaşındaki kıza tecavüz etmesiydi. Haber, bülten öncesinde "Flaş" uyarılı altyazılarla sürekli olarak anons edildi. Bülten başladı. Tam 6 kez sözkonusu haberle ilgili tanıtım girdi. Ama haber bir türlü verilmedi. Belli ki reyting kaygısı, haber hiyerarşisine galip gelmişti. İzleyiciyi ekran başında tutmak için günün en önemli haberi en sonlara bırakılmıştı. Yıllardır bu sütunlarda savunduğum fikrimin arkasında olmaya devam edeceğim: Haber bültenleri reyting listelerinden çıkarılmalıdır! Aksi halde Reyting Hazretleri en yetenekli, en duyarlı, en ahlaklı habercileri bile yoldan çıkaracak. Haberciliğin en vazgeçilmez ilkeleri bile Hazret'in ayaklarının altına paspas olacak. Benden söylemesi!..