A Milli Futbol Takımımız en zor dönemeçte... Bu akşam Norveç'i kendi sahasında yenemezsek, Avrupa Şampiyonası'na katılma hayalimiz suya düşüyor. Birkaç gündür Lig TV'de yayınlanan Ampute Futbol Şampiyonası'nı izliyorum. Bilmeyenler için not: "Ampute" kol ve bacak uzuvlarından en az birini kaybetmiş kişi anlamına geliyor. Bizim Ampute Milli Takımı'nın oyuncularının çok büyük bir bölümü Güneydoğu gazilerinden oluşuyor. Vatani görevleri sırasında mayına basarak ya da çatışmalarda yaralanarak uzuvlarını kaybeden şerefli gazilerimizin koltuk değnekleriyle ortaya koydukları müthiş futbol ve onur mücadelesini gözlerim buğulanarak izledim. İlk maçta İngiltere'yi 2-0 yendiler. Ki o İngiltere bize ikisi A milli takımlar düzeyinde olmak üzere üç kez 8-0'lık yenilgi tattırmıştı. Ampute Milli Takımımız ikinci maçında Fransa önüne çıktı. Fransa'ya tam 8 gol attılar. Kaybettikleri uzuvlarının yerine adeta "yüreklerini" protez olarak takmışlardı. İzlemeye doyamadım. Bu yazının kaleme alındığı dakikalarda (Perşembe, 12.00 suları) turnuva henüz sonuçlanmamıştı. Ama netice ne olursa olsun, onlar benim gönlümün şampiyonluk kupasını çoktan kaldırmışlardı. Dedim ya bugün Norveç ile önemli bir futbol maçına çıkacağız. Motivasyon uzmanı Fatih Terim hocamız mutlaka akıl etmiştir. Ama ben yine de dikkatinden kaçabileceği ihtimaline karşı hatırlatmak isterim. Tüm Milli Takım oyuncularını bir salona toplasak, videoya Ampute Milli Takımımız'ın muhteşem maçlarını koysak ve onlara bu müthiş onur mücadelesini izletsek... Bir milli takım oyuncusu için bundan daha büyük bir "motivasyon" olabilir mi? Bugün Milli Takımımız'ın başında Teknik Direktör Fatih Terim ile birlikte gazilerimiz de var. Bu taktikle maç kaybedilir mi?