Şu Kaya Çilingiroğlu'na hastayım, kulüp köşelerinde uyuyormuş yastayım. Uyku faslı 'Az Sonra'. Kaya Abimiz yüzünden kendimi filmlerdeki seri katiller gibi hissediyorum valla. Ne yaptı, ne giydi, ne içti, kimin beline elini koydu, Hülya'ya ne dedi dakika dakika hafızama kayıtlı artık. (Kaydedenler utansın mıııı?) E ne yapayım? Ayağındaki parmak arası terliklerden tutun da, golf sopasını tutuşuna, öpüşürken kafasını hangi yana yatırdığına, dizi dizi demeçlerine, gürültülü kulüplerde yanındaki çıtırla konuşmak için hangi el kol hareketlerini yaptığına, ince uzun ve esmer hatunlara bayıldığına kadar, neredeyse hakkında bilmediğimiz yok maşallah.

SON İNCİSİ NEYMİŞ?
Yakında gazeteden harfler kesip mektup yollayacağım kendisine. O derece! Resmen bi evine giriş çıkış saatlerini tespit etmediğimiz kaldı. Ki girişler eminim sabahın körü. Sadece çıkış eksik yani. Gün geçmiyor ki, magazin sayfalarında, 'az sonra'sı bol televizyon programlarında görmeyelim kendisini. Adam ayaklı olay vallahi. Misal son incisi ne? Bodrum'da bir kızla yakın yakın konuşurken, saçını tutar, kalçasına elini koyarken çekilmiş fotoğraflar üzerine ettiği laf tabii ki. Ne demeçlemiş Kayacan? "Ben Feraye Hanım'la birlikteyim, bu haberler yüzünden çocuğumuz erken doğacak diye korkuyorum..."

UYUYORMUŞ
Eh şimdi sana "Kır bacağını otur evinde iki üç gün be adam" demezler mi?.. Bu arada müjdelere olsun, 'az sonra' geldi; Son aldığım haberlere göre; Kaya Çilingiroğlu İstanbul'dayken her gece Sortie'deki minderli Supperclub'a gidip, tek başına bir köşeye çekiliyor, uykusu gelince de horul horul uyuyormuş. Yok yok doğru okudunuz, lütfen gazetenizin ayarıyla oynamayınız. Evinde (hatta evlerinde) değil, Supperclub minderlerinde uyuyormuş. Ne dersiniz? Kaya'nın yatacak yeri mi yok acaba?