Millet Deniz Seki'nin korsesine, kilosuna, eski kocasına takıldı ya. İnanmayacaksınız ama ben de çorbasına takıldım. Yok canııımm kendisi televizyonda 'Evin Ana'lığa soyunmadı! "Önce soğanımızı pembeleştirelim, üstüne kabaklarımızı atıp çevirelim" tadında cümleler kurmaya başlamadı. Yeri gelmişken, bu yemek programlarında kadınların bilimum malzemeyi benimsemeleri ne iştir bilen var mı? "Tuzumuzu ekelim", "Patatesimizi küp küp doğrayalım", "Patlıcanımızı yol yol soyalım" falan. Kırk yıllık tuz, patlıcan nerden tuzumuz, patlıcanımız oluyormuş? Neyse, gelelim Deniz'e. Geçenlerde sohbet ederken, konu yemek tariflerine gelince Deniz "Ayy ben makarna suyunu hayatta atmam" dedi. Neden? Suyuna çorba yaparmış da ondan. Allah Allah savaş çıktı da bizim mi haberimiz yok. Ekmek kırıntılarından da şinitzel yap bari. Ama kendisi gayet ciddi. Tarifi de çok basit. Makarna pişince, tencereden alıyorsun. Suyuna tuz, karabiber ilave edip, bir de limon sıkıyorsun. Deniz'in anlatırken gözleri parladı. Çok lezizmiş. Tavsiye edermiş. Valla ben henüz denemedim ama merak edene denemesi bedava!