Dün gece ne oldu bilmiyorum. Kenan Eurovision elemelerini geçti mi? Geçemedi mi? (Ağzını hayra aç kızım Ayşe!) Yok! Yok! kesin geçmiştir. Onun için hatta 'onçün' yarın akşamki yarışmada kendisine başarılar diliyorum. Jüri ağzıyla iyi dileklerimi iletiyorum; Allah yolunu açık etsin! Hem unutma Ken; yenilsen de yensen de taraftarın senle! Gelelim asıl meseleye! Hani şu reklamlar var ya... Kenan 'Shake It Up Shekerim'i söylerken aniden elektrikler kesiliyor. Söylesenize; en önde çığlık atıp, dans eden kızlar sizin de dikkatinizi çekiyor mu? Bu kadar güzel, bu kadar bakımlı kız nasıl biraraya geliyor? Bu reklamcılar da amma abartıyor! (Mu acaba?) Gözlerimle gördüm Kenan nerede fıstık kızlar orada! Sanırsınız Erberk Ajans otobüs kaldırıyor! Kural şu; Kenan'ın konserine gideceksen saçları savuracak, takıp takıştıracak, kendine tarz yaratacaksın! Yazın Açıkhava'da denk gelmiş, kızların şıklığını yaz atmosferine yormuştum. Sonra geçen hafta Düsseldorf'ta ağzım açık kalakaldım. Konser salonunun kapısı sanırsınız Reina'nın önü... Göbek açık bluzlar, sallanan küpeler, biçim biçim saçlar, topuklu ayakkabılar. En arkada izleyen bile Kenan'a güzel gözükmek istiyor. Ya da güzel kızlar onu dinlemeyi seviyor. O da işini biliyor "İki yıldır, şekerimi bulamadım" diye demeç veriyor. Eee hayranların içinde hep bir umut olmalı değil mi! Öptük seni şekerim.