Zihinsel engelli B.Ç., daha 1 yaşındayken babasını kaybetti.
19 yaşında tecavüze uğradı ve hamile kaldı. B.Ç. ile ilgili başlatılan soruşturmada, kovuşturmaya yer olmadığı kararı çıktı.
Genç kızın bu kişilerle kendi rızası ile birlikte olduğu ve kimseden şikayetçi olmadığı belirtildi.
Kendisini hamile bırakan ve fezlekede 'meçhul sanık' olarak geçen kişi hakkında kovuşturmaya yer olmadığına karar verildi.
Meğer zihinsel engelli kızın da tecavüze rızası varmış! Bu nasıl bir karar?
Durun bitmedi; daha bu ayıbını temizlemesi lazım!
Bingöl'ün bir köyünde yaşayan B.Ç.'nin annesi Rındiye Ç., Habertürk'e şu açıklamayı yaptı: "Köylüler 'Ayıbınızı temizleyin ve kızınızı öldürün' diye baskı yapıyor."

VİCDANSIZLIK
Tecavüzcüyü bulup adalete teslim etmek yerine, B.Ç.'nin öldürülmesini istemek...
Bu nasıl bir vicdansızlıktır...
O kadar berbat tecavüz ve trajikomik mahkeme kararları okuyoruz ki; artık hiçbiri şaşırtmıyor, değil mi?

Türkiye'nin; toplum içinde öpüşmenin ayıp sayıldığı, 'Şortla dolaşılmalı mı?' diye tartışmaların çıktığı bir ülke olması, belki daha şaşırtıcı.