Çinli Deng Şiaoping, ekonomik reformları yaparken, komünist ideolojinin saplantılarından kurtulmak gerektiğini şöyle anlatmıştı: "Siyah da olsa, beyaz da, kedinin işi fare yakalamaktır." Komünist Çin'de artık kapitalist ekonomi uygulanıyor.
Bugün Tayyip Erdoğan'ın yıldızının parlamasının sebebi, İslâmcılık değil, kedinin, fareyi yakalama becerisi. Gerçekten de, AK Parti yönetiminde, mali disiplin uygulandı; TL istikrar kazandı; başta petrol ve doğalgaz olmak üzere, enerji maliyetinin büyük artış göstermesine rağmen enflasyon % 68'den tek haneli rakama düştü; milli gelir 181 milyar dolardan, 489 milyar dolara çıktı. AB tanımına uygun olarak hesaplanan kamunun toplam borcunun GSMH'ya oranı, % 60 mertebesine inerek, Maastricht kriterleriyle uyum sağlandı. Köy-des ve Bel-des kapsamında yolsu gibi altyapı yatırımları hızla gerçekleştirildi. Okullarda bilgisayar yaygınlaştırıldı; çocuklar bedava kitaba kavuştu. Fakir fukaraya kömür ve erzak dağıtımı, sosyal politikaların bir parçası olarak halk tarafından benimsendi. 38 milyar dolarlık cari açığa rağmen, kriz bekleyenler tahminlerinde yanılmaya devam ediyor. Bırakınız ufak bir anayasa kitapçığının fırlatılmasıyla ekonominin alt üst olmasını, dünyadaki büyük dalgalanmaların bile Türkiye üzerinde ancak sınırlı bir etkisi oluyor.
Kısacası, Tayyip Erdoğan, oyları, dindar kimliği veyahut İslâmcı ideoloji dolayısıyla değil, çalışkan bir kedi olduğu için alıyor.