Partiler, mahalli seçimler için aday aramaya çoktan başladılar bile. Tayyip Erdoğan'ın hedefinde Diyarbakır ve İzmir var. Birisi, DTP'nin kalesi, diğeri CHP'nin.
Mamafih, Deniz Baykal'ın seçim bölgesi Antalya'yı nasıl aldı AK Parti? Menderes Türel gibi bir aday buldu. Nitekim, Erdoğan, "İzmir'e, Menderes gibi bir isim arayın" talimatını vermiş. Hatta bazı gazeteler bu direktifi yanlış anlayarak, "Menderes, İzmir adayı" diye haber yapmış. Alâkası yok.
AK Parti'ye biraz yardımcı olayım. Tavsiyem, İzmir'e de, Menderes Türel gibi kökü Demokrat Parti'ye dayanan bir aday bulması. Ben olsam, gidip, İzmir'de doktorluk yapan Adnan Menderes'in torunu, Mutlu Menderes'in oğlu Adnan Menderes'i siyasete sokmaya çalışırdım.
"Politikaya müthiş soğuk bakıyor" denilmekte. Ailesinin başına gelen felaketlerden sonra çok da haklı. İkna etmek aşağı yukarı mümkün değil. Ama bu haliyle AK Parti'nin İzmir'i alması da imkânsız. Öyleyse... imkânsız, mümkün kılınmalı.
"İzmir CHP'nin kalesi" dedik ama, bir zamanlar, Demokratların kalesiydi. Değişim rüzgarları hep Ege'den eser; Ege, Demokrat Parti'nin önünü açmıştı. Anavatan da, Ege'de güçlüydü. Nitekim, iki dönem İzmir Belediye Başkanlığı yapan Burhan Özfatura ANAP'lıydı. İzmir bugün AK Parti'yi istemiyorsa, bu solculuğundan kaynaklanmıyor; "gavurluğundan" da. Galiba AK Parti, bazen yanlış bir görüntü verdiğini, gerçekte olduğundan farklı bir tesir yarattığını artık idrak etmeye başlamalı.