Türkiye Barolar Birliği Başkanı Metin Feyzioğlu ile Adalet Bakanı Sadullah Ergin'in "çoğulculuk" üzerindeki tartışması, Baro seçimlerindeki çarpıklığı gündeme getirdi: Her ilde, Baro Başkanlığı için adaylar blok listelerle yarışıyor. Baro Başkanlığı'na aday olan avukat, Disiplin Kurulu, Yönetim Kurulu, Denetleme Kurulu ve Barolar Birliği delege listesini de kendisiyle birlikte oylamaya sunuyor. Sözgelimi, İstanbul Barosu'nda Ümit Kocasakal'a oy verenler, onun blok listesindeki isimleri yukarıda adı geçen kurullara seçmiş oldu. Ya başka adayları destekleyenler? Onların reyi hiç hesaba katılmadı; ziyan olup gitti. Özellikle Barolar Birliği Genel Kurulu'na gönderilen ve orada Başkan ile diğer üst kurulları belirleyen delegelerin blok listelerden seçilmeleri demokratik temsile aykırı bir durum yaratıyor. 2000'li yılların başından beri, Barolar Birliği Genel Kurul delegelerinin nisbi temsil sistemine göre seçilmesi üzerinde duruluyor. Böylece, her vilayetten farklı eğilimdeki gruplar, Barolar Birliği Genel Kurulu'na gücü kadar delege gönderebilecek.
Adalet Bakanı Sadullah Ergin, getirilmek istenen düzene genel seçimlerden örnek vermiş: Meselâ Hatay'da, AK Parti 5, CHP 5, MHP 1 milletvekili çıkardı. En fazla oyu alan bütün milletvekillerine sahip olmadı. Oysa Baro seçimlerinde hiç de adil olmayan çoğunluk sistemi uygulanıyor. En fazla oyu alanın blok listesi kazanıyor; diğer eğilimler tamamen devre dışı kalıyor.
Metin Feyzioğlu, Baro'daki uygulamayı çok demokratik bulduğunu belirtiyor ve "çarşaf liste"den söz ediyor. Halbuki, Baro seçimlerinde, çarşaf liste değil, blok liste uygulaması mevcut. (Çarşaf liste, kurulların üye sayısından daha fazla aday göstermek suretiyle, tercihin seçmene bırakılması demek. Baro seçimlerinde çarşaf liste uygulanmıyor; sadece, birkaç ismin ısrarla silinmesi sayesinde blok listenin delinmesi ihtimali var. Tatbikatta, listeyi delmek pek rastlanan bir durum değil.)
Metin Feyzioğlu, Adalet Bakanı'na, "Madem nisbi temsil istiyorsunuz, o zaman hükümete % 30 nispetinde CHP'den bakan alın" diyor ama burada da elmalarla armutları karıştırıyor. Barolar Birliği Genel Kurulu'nu TBMM'yle mukayese edebilirsiniz ve nasıl TBMM'ye her vilayetten farklı eğilimler yansıyor, % 50'yi kazanan parti bir ilin bütün milletvekillerini çıkarmıyorsa, Barolar Birliği Genel Kurulu'na gelen delegelerin bir kısmı da azınlıkta kalan görüşleri temsil edebilmelidir. Hükümetle, ancak Barolar Birliği Yönetim Kurulu'nu karşılaştırabilirsiniz.
