Dün Hıncal Uluç yazısına, 'İnanmışlar' başlığını atmış ve bir istatistiğe yer vermişti. 1997'den bu yana dünya üzerinde kuş gribine yakalananların sayısı 159, ölenlerin sayısı ise 79'du. Uluç, Türkiye'de bayram tatilinde trafik kazasında ölenlerin sayısının ise 179 olduğunu yazdıktan sonra da eklemişti: "2005'te üç Batı Avrupa ülkesinde kuş gribi görüldü. Bu üç ülkeyi sayabilir misiniz?"
Sahi sayabilir misiniz? Eminim sayamazsınız ama kuş gribi dendi mi dünyanın her yerinde artık 'Türkiye' isminin ilk sırada geldiğini biliyorsunuzdur.

İletişimi kötü oldu
Divan'ın davetinde Koç Holding CEO'su Bülend Özaydınlı'ya 2006 yılını nasıl gördüklerini sorunca, işte Hıncal Uluç'un yazısına benzer bir cevap aldım.
"Kimse farkında bile değil. Sadece bir sektörü etkiledi sanıyorlar. Oysa ekonomiyi tümden etkileyecek" dedi ve ardından da dünyanın başka ülkelerinin kuş gribi vakasıyla karşılaştığında televizyonlara hiç tavuk peşinde koşan çocuk görüntülerinin yansımadığını söyledi. "Bir iki görüntü gördük. O da sadece maskeli görevlilerin müdahalesine ilişkindi. Bence Türkiye kuş gribinin iletişimini hiç iyi yapmadı." Özaydınlı'yı pek bir endişeli gördüm. Sadece onu da değil, gelişmeleri takip eden iş dünyasının diğer fertlerini de.