Önceki gün İstanbul'da MasterCard Dünya Uluslararası Pazarlar Başkanı koltuğunda oturan Ann Cairns ile buluştum. Cairns için ödemeler sistemi pazarını elinde tutan kişi dersek yanlış olmaz.
İstanbul'da olmasının sebebi, Master- Card'ın yönetim ve icra kurulu toplantısı. MasterCard her yıl ABD dışında bir ya da iki toplantılarını kendileri için önem taşıyan bir ülkede yapıyor. MasterCard'ın üst düzey 20 yöneticisi o nedenle İstanbul'da.
Bu toplantılar için bu yıl piyango İstanbul'a vurmuş. Daha doğrusu piyango da değil; Cairns'e neden İstanbul'u seçtiklerini sordum, O da bana "Çünkü Türkiye bizim en önemli pazarlarımızdan biri. Müthiş bir büyüme içerisinde" diye cevap verdi. Cairns, her şeye çok kolay adapte olan, yeniliklere hazır Türkiye'nin genç nüfusunun çok önemli olduğunun altını çiziyor.
MasterCard en yüksek büyümelerden birini Türkiye'de yaşıyor. Peki ya dünyanın durumu ne? Avrupa'yı etkisi altına alan krizi ve bu krizin MasterCard'a olan etkisini merak ediyorum. Cairns Avrupa'daki krizde ülkelerin borçlarının önemli rol oynadığının altını çiziyor ve günlük hayatta insanların alışkanlıklarından söz ederek, yapmak zorunda oldukları harcamalara devam ettiklerini söylüyor: "Gerçek şu ki herkes markete gidip, evin ihtiyaçlarını alıyor, otomobiline de benzin. O nedenle biz Avrupa'da güçlü bir büyüme içindeyiz bu yıl."
Cairns'e göre, tüm dünyada ödeme sistemleri açısından en şeffaf ülke ABD. Şu anda birçok ülkede vergilerin toplanmasında yaşanan sorunları elektronik ödeme yoluyla ortadan kaldırmak için hükümetlerle görüşmeler de yapıyorlarmış.
Ann Cairns, 'Gelecek burada' diyor ve tüm dünyada ABD dışında en elektronik ülkenin de İsveç olduğunu ilginç bir anekdotla anlatıyor: "Bir bankacı dostum, İsveç'te yemek yediği restoranda WC'yi kullanmak istemiş ve kapısında sms göndermesi gerektiği uyarısını almış ve sms gönderince içeri girmiş. Doğrusu işin nereye geldiğini göstermek açısından ilginç bir örnek."
Kuşkusuz elektronik ödemelerin yakında cep telefonlarıyla yapılacağı, kartların tamamen ortadan kalkacağı da dünyanın konuştuğu başka konular. Burada en önemli konu güvenlik. Ann Cairns, "Birçok kimse güvenlik konusunda endişeli hâlâ. Oysa cep telefonunuzu kaybettiğinizin saniyesinde fark ediyorsunuz ve hemen müdahale ediyorsunuz. Ama cüzdanınızdan bir kart eksildiğinde bazen fark etmeniz günlerinizi alabiliyor" diyor.
Ann Cairns'in iş hayatı baş döndürücü aslında. Ödüllü bir kimyager, yani bilim kadını kendisi. 1980'lerde İngiltere'nin devlete ait gaz şirketinde kendisine bağlı 50 mühendisle birlikte araştırmalar yapıyor. Şirket özelleştirilince Cairns, "Gördüm ki yakın bir zamanda bu gibi şirketleri bilim adamları değil bankacılar yönetecek. Ben de kariyer değiştirmeye, bunun için de master yapmaya karar verdim. Tam o günlerde Citibank bir ilan verdi gazetelere ve farklı bir yöntem izleyerek bankacı değil, endüstriden insanları işe alacaklarını duyurdu. Bankacılığa uzmanlık getirmek istiyorlardı, başvurdum ve işe alındım. Master da yapmamıştım üstelik. Ama tabii 8 ay kadar özel eğitim programlarına katıldım." 15 yıllık Citibank'ta üst düzey yöneticilik tecrübesinin ardından, Lehman Brothers'ın yeniden yapılanmasında da görev alan Cairns bankacılık sisteminde çok üst pozisyonlarda yöneticilik yapmış bir isim. Son olarak da MasterCard'da ABD dışındaki tüm ülkelerin sorumluluğuna gelmiş.
Böylesine yoğun bir iş hayatı olan, milyarlarca euroluk işleri yöneten bir kadın tüm işlerin üstesinden nasıl geliyor diye merak ediyor insan. Öğreniyorum ki öğretmen olan eşi, çocuğunun ve tüm eğitim işleriyle ilgilenerek Ann Cairns'in erkek egemen iş dünyasında işlerine istediği vakti ayırmasına yardımcı oluyor.