Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın eşi Emine Erdoğan'ın açılışını yaptığı müthiş bir sergi var Nişantaşı'nda.
İstanbul Moda Akademisi (İMA) ve Dice Kayek'in işbirliği ile Türk el sanatlarının günümüze taşındığı sergi 'İzler' adını taşıyor.
Yolunuz düşerse Teşvikiye Caddesi'ndeki Sadrazam Sait Paşa Konağı'na bir uğrayın. Dice Kayek markasıyla tanıdığımız Ayşe ve Ece Ege kardeşlerin danışmanlığında İMA öğrencileri, iğne oyası, tel sarma, tel kırma, sedef kakma sanatlarını kullanarak 15 elbise hazırlamış. Geleneksel sanatlara modern dokunuşlarla, unutulmaya yüz tutan el sanatlarımızı gün ışığına çıkarmışlar.
Emine Erdoğan sergiden öylesine etkilendi ki dolaşırken, elbiseleri tek tek incelemekle kalmadı ve her bir tasarımcıdan o elbisenin hikâyesini uzun uzun da dinledi. Dice Kayek'in İstanbul Contrast sergisinin izleri burada da sürüyor tabii. Bir tasarımcı Sultan Ahmet Camii kapısında bulunan Kündekari deseninden ve caminin kubbelerinden etkilenmişti. Bir diğeri Topkapı Sarayı Arz Odası'nda bulunan burmalı çeşmelerden... Ve şimdi bu etkileşimler karşımızda kıyafet olarak duruyordu.
Tasarımlar arasında yer alan bir kafes ceket var mesela, 9 bin adet tel kırmadan oluşmuş, 5 bin 200 metre tel ile hazırlanmış. Hemen yanındaki elbiseye, Çeşm-i bülbül desenlerinden esinlenilerek 4 bin 800 adet üfleme boncuk özenle işlenmiş. 410 adet sedef taşı ve 600 metre tül kullanılan bir elbisenin görkemi tüm odayı kaplamış. Şebnem Günay, Tayfun Kaba, Neslihan Çömez, Tuğçe Demiran ve Asude Şenoğlu isimli öğrenciler tarafından hazırlanan sergide, Ödemiş keteni de kullanılmış. Üretime ise Gizia'nın patron İsmail Kutlu destek vermiş.
Bu güzel sergiyi, böylesi güzel bir mekânda gezerken öğreniyoruz ki, tasarım eğitimi vererek tekstil ve konfeksiyon sektörünün katma değerini yükseltmesine yardımcı olan bir kurumun önemli bir yer sorunu var. Daha doğrusu ellerine bir tebligat ulaşmış ve 28 Mayıs'ta bulundukları binayı boşaltmaları istenmiş.
İşte bu nedenle, İMA'nın kurucusu İHKİB'in yönetim kurulu başkanı Hikmet Tanrıverdi, Emine Erdoğan açılışa gelerek kendilerine destek verince umutlandı.
Öğreniyoruz ki Milli Eğitim Bakanlığı ile yeni protokol yapılmazsa bina İMA'nın elinden gidecek. Daha da ilginci, binadan çıktıkları anda eğitim lisansları devre dışı kalacak ve İMA kapanacak.
Durumun ciddiyetini ve geldiği boyutu duyunca Emine Erdoğan da şaşırdı. Gülümseyerek, "Ben şimdi illegal bir yerin açılışını mı yapmış oldum" diyerek ortadaki garipliği dile getirdi.
İMA kanalıyla İHKİB, 1000 dolayında öğrenciye burs veriyor. Bugüne kadar 5 meslek lisesi yaptırmış ve desteklemeye de devam ediyor. İMA Direktörü Seda Lafçı, sadece öğrencilere değil eğitmenlere de eğitim vererek yapıyı güçlendirdiklerini anlattı. Bunun üzerine Emine Erdoğan da zamanın 'Olgunlaşma Enstitüleri'ne atıfta bulunarak, şimdi bunun eksikliğinin hissedildiğine sözü getirdi. Herkes hemfikir ki İMA'daki tasarımların geldiği nokta, eğitimin önemine de ciddi vurgu yapıyor ve İHKİB bunu İMA'da çok iyi başarıyor.
Bakalım, Emine Erdoğan'ın da desteğini alan İMA, bakanlıkla sözleşme imzalayabilecek mi ve 2007'de başladığı faaliyetine, moda tasarımcıları yetiştirerek Nişantaşı'ndaki binada devam edebilecek mi?
