Taşıma su ile değirmen döner mi? Dönmediğinden, suya bir akar bulmak şarttır ve tankerle su taşımak yerine boru hattı, kritik önem taşır.
Atatürk Barajı'nı, Fırat'ın ve diğer nehirlerimizin üzerindekilerden ayıran, sadece büyüklüğü değil, Harran Ovası'na su taşıyan Urfa ikiz tünelleridir. Zira su gibi temel ihtiyaca kalıcı çözüm getirmiş, bölgenin 6 bin yıllık susuzluk bahtını değiştirerek, sulu tarımı başlatmıştır.
Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'nin su ihtiyacı, öteden beri ada için önemli sorun oluşturuyordu. Anavatan Türkiye'den Yavruvatan Kıbrıs'a tankerle su taşımak, geçici çözüm olurdu ve maliyeti sürdürülebilir gelecek sunamazdı.
Nitekim bu vizyoner proje, KKTC'nin su ihtiyacına kalıcı çözüm getirdi ve Anamur Dragon Çayı üstündeki Alaköprü Barajı'ndan boruya aktarılan barış suyu, Girne yakınlarında Geçitköy Barajı'na ulaştırıldı. Dün itibarıyla devreye alınan boru hattından aktarılacak 75 milyon metreküp su, 2050'ye dek Kıbrıs'ın içme suyu ihtiyacını da karşılamış olacak.
Boru hattı, 80.2 kilometrelik uzunluğu kadar, ileri teknolojisi ile de göz kamaştırıyor. Deniz yüzeyinden 250 metre derinlikte askıya alınmış haliyle, gemi geçişlerine engel olmadığı gibi tabiat şartlarına karşı dayanıklı tasarlandı.
1600 mm çaplı yüksek yoğunluklu polietilen boruların, ilettiği su ile etkileşimi yok ve sağlık şartları, mükemmele yakın korunan bir su geçişi temin ediyor.
Ülke tarihinde böylesi kritik dev projeler, özel önem taşır. Zira ürettikleri değer yanında ülkenin geleceğini şekillendirmede anlamlı roller üstlenirler.
Yalnızca KKTC'nin değil Kıbrıs'ın tamamı için sağladığı fayda, su kadar hayatidir ve bunu gerçekleştiren akla teşekkür borçluyuz. Sonuçta torunlarımıza daha yaşanılır bir dünya bırakmaya yönelik muhteşem adımdır.