AK Parti Milletvekili Turhan Çömez'in salı günü grup toplantısının basına kapalı bölümünde, " Kurşun asker ya da el kaldırıp indirme makinesi değiliz " demesi ciddi tartışma yarattı.
Bu tartışma bitmeden, Afyon Milletvekili Mahmut Koçak'ın zehir zemberek açıklaması geldi: " Siyasette geçer yol birinin adamı olmak. Liyakatin yerini menfaat ilişkisi alıyor. " Bu iki çıkış, parti içi gibi görünen tartışmayı ciddi bir dalgalanmaya dönüştürdü.
Ve kulislerde geleceğe yönelik hesaplar çok daha net yapılmaya başlandı. Aslında AK Parti içinde daha önce de partinin gidişatına yönelik demokratik eleştiriler olmuştu. Ama ilk kez ciddi bir rahatsızlığın sinyali veriliyor.
Bu ciddiyeti, iki milletvekilinin yönelttiği eleştirilerin hedefinde yer alan Maliye Bakanı Kemal Unakıtan'ın, özellikle Turhan Çömez'e yönelik " Önce hangi partiyle görüştüğünü açıklasın " sözleri açık açık gösteriyor.
Kısaca, ' düğmeye basıldı' beklentisi içinde olanlara göre AK Parti'de ' yol ayrımı'na gelindi.
Ayrıca, seçimin ayak sesleri hissediliyor ve herkes kendi yolunu çizmenin ve ' sığınacak limanı' bulmanın hesapları içinde.
Bu genel kanıya rağmen, AK Parti yönetimi ne erken seçimin gündemlerinde olduğunu ne de bu tartışmaların ' yol ayrımı' anlamına geleceğini kabul ediyor.
Oysa onlar da biliyor ki, iktidarda üç yılı geriden bırakan AK Parti içinde 100'ü aşkın milletvekili rahatsız .
Ayrıca bu rahatsızlığın tek bir nedeni de yok. Kimi etkisiz hale gelmekten yakınıyor, kimi Başbakanın Özel Kalemi'ne bile ulaşamamaktan dem vuruyor, kimi de bir daha seçilememe korkusu yaşıyor.
Peki, parti içinde yaşanan bu rahatsızlık önümüzdeki bir yılı nasıl etkiler? Bir AK Partili şöyle diyor: " Bu tür durumlar bazı şeylerin habercisidir. Yani milletvekili olma umutları kesilen, genel başkanın listeye koymayacağı endişesi taşıyan çok insan var. Benim tahminim bu sayı 150 civarında . Bunlardan biri de Turhan Çömez'dir." AK Partili bu tespitini biraz daha ileri götürüyor ve ilginç bir sonuca varıyor: "Önümüzde ister erken, ister zamanında yapılsın bir seçim var. AK Parti bu seçimde ister istemez beklenti içinde olan veya arzu edilen yeni isimleri listeye alacak . Şu anda mevcut milletvekillerini yeniden listeye koyacak hali yok. Ayrıca ne kadar oy alacağı da belli değil. Birinci parti olabilir ama aynı oranda milletvekili çıkarmayabilir . İşte rahatsızlığın nedeni bu. Bu bir ilk çıkıştır, son noktayı görürlerse daha büyük bir hamle yaparlar ." AK Partili bu ' son nokta'yı görenlerin ' büyük hamle'sini de şöyle değerlendiriyor: "Bu çıkış aslında bir pazarlığın da işareti. Önümüzde öncelikle Cumhurbaşkanlığı seçimi var. Adamlar ' Biz Cumhurbaşkanlığı'na parmak kaldıralım, siz de bizi listeye koyun' diyebilirler. Her şey süt liman olsa, Tayyip Bey, 300 milletvekilini garanti etse bile 50 milletvekili gidecek. İşte kavga o 50 milletvekilinin içinde olmamak kavgasıdır ." AK Parti tabanında son çıkışlar böyle yorumlanıyor. Ancak bu çıkışlarla ilgili parti dışından bakanların dikkat çektiği bir başka önemli isim var. O da Devlet Bakanı Abdüllatif Şener . Şener'in hükümetin uygulamalarına ilişkin tavrı ve bu çıkışlara sıcak yaklaşımı ileriye yönelik farklı yorumlanıyor.
